DR SADIK KUŞEKİ: FİLİSTİN MİLLETİ DAHA ÖNCE YAŞAMADIĞI BİR GURURU TATTI (VİDEO)

Tahran Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr. Sadık Kuşeki, Aksa Tufanı savaşını değerlendirdi. 

Görüntülenme: 823 Tarih: 29 Ekim 2023 12:19
DR SADIK KUŞEKİ: FİLİSTİN MİLLETİ DAHA ÖNCE YAŞAMADIĞI BİR GURURU TATTI (VİDEO)

Dr Sadık Kuşeki (Tahran Üniversitesi): ‘İsrailliler son 20 yıldır yerleşkelerinde "Kapalı Askeri Alan" adında bir politika yürütüyorlar. Yani yaşadığınız bir yeri, köy mesela bugün gelip dikenli tel çekiyorlar etrafına ve ‘Kapalı Askeri Alan’ oluyor, birde nöbetçi dikiyorlar başına.

Burada artık hiç kimsenin dışarı çıkma hakkı yok.

Birgün de sürebilir 20 yılda…

Kapalı Askeri Alan olmuş bazı bölgeler var şu an 17. Yılında ve burada olan insanların izinsiz yerlerinden kımıldama hakları yok.

Burada hamile kadınlar doğum zamanları geldiğinde kontrol noktalarına gidiyorlar, insan hakları kuruluşları her yıl bu istatistiği çıkarıyorlar, 8300 Filistinli var ki şu an gençlik çağında ergenlik çağında ve bebek olanlarda var ve bunlara "Cilulhaciz" deniyor, bu çocukların anneleri kontrol noktalarında onları doğurmak zorunda kaldı.

Çünkü İsrailliler onların araba ya da ambulanslarının kontrol noktasından geçmesine izin vermedi.

8 bin küsür Cilulhaciz olan çocuk orada ambulansta yada caddenin kenarında, asfaltta dünyaya geldi.

Her yıl, kaç Filistinli annenin kontrol noktasında doğum sancısından öldüğü, kaç çocuğun öldüğü, kaç çocuğun hayatta kalıp annenin öldüğü ve kaç çocuğun ölüp annenin hayatta kaldığı açıklanıyor.

Hayal edin bir erkek, asla hangi din ve mezhepten olduğu önemli değil, duruyor ve karısı doğum sancısı çekiyor, gece yarısı ölene kadar acı içinde bağırıyor.

O kadın ve bebeği ölüyor erkek de ne yapacağı konusunda kalakalmış.

Bu aile, üzerine bomba atılarak öldürülmüş olsa bundan daha kolay.

İsraillinin izin vermeyip erkeğin 2-3 saat çaresizce beklemesi eşinin de doğum sancısı çekip bebek ve annenin ölmesi ya da annenin ölüp bebeğin kalması dayanılacak bir görüntü değil.  

Şu an 8 bin küsür Cilulhaciz kontrol noktası nesli var.

Ben Filistinli bir hanımla konuştum;

Eşi 14 yıldır onlara 2 km uzaktaydı.

Yani işe gitmişti, bölgede Kapalı Askeri Alan ilan edilmişti, ne ona ailesini görmek için gelme izni verilmiş ne de bu ailenin gidip beyefendiyi görme hakkı vardı.

14 yıl 2 km uzakta...

BM’den mektup getirmişler, her yerden.

Bu hanım diyordu ki: çocuklarım büyüdü, gelin oldular damat oldular torunlarımız oldu. Evin çatısından onlara diyorum ki; babanız, dedeniz orada.

Kur'an diyorki "Fitne öldürmekten daha şiddetlidir."

Müfessirler fitne için diyor ki, böyle belaları insanların başına getirmek öldürmekten daha kötüdür.

Bombardımanda ailecek öldürülenler gerçekten şanslılar.

Filistin halkını böyle öldürüyorlar.

Böyle bir atmosferde bir millet 1921 yılından beri sadece tahkir, ölümden beter aşağılama, iftira, ölümle karşı karşıya.

Yenilginin acısı, sonu gelmeyen vefasızlık, vaatler, asla gelmeyen Arap orduları...

Bu millet dünden beri yeni bir tadı hissetti, gururun tadını...

Gazze'nin füzelerinin zaferi de gurur vericiydi. Şimdiye kadar onlar, düşmana doğru bir santim yaklaşmamışlardı.

Düşman geliyordu onlar füzeyle kendilerini savunuyorlardı.

Füzeleri olmadığı zaman şehadet operasyonlarıyla kendilerini savunuyorlardı.

Dedelerinden dinledikleri hikayeleri tahkir ve açlık olan çocukların dünden bugüne dünyaları değişti.

Sekiz yaşındaki kızın yüzünün videosu var ve dünyada viral oldu, babasını tutuyorlar annesini tutuyorlar kız "baba beni götürüyorlar" diye bağırıyor.

Onlar bu kızı zorla götürüyorlar, kız o kadar bağırıyor ki sesi kısılıyor.

Erkek kardeşleri kendilerini parçalıyor ... Bu olay oluyor, sekiz yaşındaki kız çocuğu tutuklanıyor ve zindana atılıyor.

Bunu gören bir millet şu an İsrailli kurtların bu şekilde tutuklanıp götürüldüklerini görüyor.

 

Biz ise, yeryüzünde güçten düşürülenlere minnette bulunmak, onları önderler yapmak ve mirasçılar kılmak istiyorduk. Kasas Suresi 5. Ayet’

kudusgunu.com

Yorumlar