Ya bu bölgelerdeki Filistinlilere saldırıyor, ki Netanyahu'nun aşırı hükümetinin kurulmasından sonra 1948 topraklarında yaşayan Filistinliler kör terörle karşı karşıya kaldı, veya durum biraz sakinleşirse yeni yerleşimleri gündeme getiriyor veya daha önceki yerleşimlerin inşa sürecini hızlandırıyor.
Bu bağlamda, Siyonist rejimin sözde Toprak Komitesi'nin işgal altındaki topraklardaki konseyi, Celile ve Negev’de bölgesel konseylerin, işgal altındaki bölgedeki kırsal alanlardaki altyapı yatırımları, kamu binaları ve binlerce yeni yerleşim birimini içeren kapsamlı bir programa dahil edileceğini duyurdu. 
Shahab internet sitesinin bildirdiğine göre, İbranice yayınlanan Ma'ariv gazetesi bu konuda şunları yazdı: Konutu olmayan kişiler için konut arazisi satın alma tarife tavanı 850.000 şekeldir. 
Bu bağlamda Binyamin Netanyahu da yaptığı açıklamada şunları duyurdu: Gençliği Celile ve Negev'e döndürmek için kendimize bir hedef ve program belirledik. Böylece bu bölgenin enine ve boyuna uygun fiyatlarla kasabalar inşa edebilsinler.
Siyonist rejim, birkaç yıldır Negev Çölü'nde 5 yeni yerleşim biriminin inşasını gündeme getirerek bu yerleşim birimlerinin çölün batı ve güneyindeki diğer yerleşim birimlerinin bir kolu olarak kullanılabilmesini gündeme getiriyor. Negev şehrinde Haredilere yönelik 20 binden fazla konut inşa edilmesi planlanıyor. Resmi verilere göre, Negev çölünün köylerinde 200 bine yakın bedevi Arap yaşıyor ve bunların büyük bir kısmı su, elektrik gibi temel hizmetlerden ve pek çok sağlık ve eğitim hizmetlerinden mahrum kalıyorlar. 

Siyonist yerleşimlerin yeni inşa hamlede yer alan bir diğer bölge ise işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde yer alan Celil bölgesidir. Bu bölgenin nüfusunun çoğunluğu Filistin ve Arap kökenli olmasına rağmen, bu bölgedeki Siyonist yerleşimin uzun bir tarihi var, hatta bu durum Siyonist hükümetin kurulmasından öncesine kadar uzanıyor. Celil'in Yahudileştirilmesi projesi, Kuzey Filistin'in verimli topraklarının İsrail tarafından işgal edilmesi planıdır ve bu hedefe ulaşmak için çeşitli planlar yapılıyor.
İlk aşamada 1882-1914 yıllarında el-Celil'in doğusundaki Yahudi yerleşim yerleri Moşaqim bölgesindeydi fakat İkinci Dünya Savaşı sırasında bu Yahudi yerleşim yerleri el-Celil Ovası'na kadar genişledi.
1948'de Yahudi göçmenlerin sayısı çok azdı öyle ki el-Celil sakinlerinin %68'i Filistinliydi, bu da siyonist rejim İsrail'in el-Celil bölgesini Yahudileştirme planını yapmasına neden oldu. Zira el-Celil sadece coğrafi ve tarihi açıdan değil, aynı zamanda önemli stratejik, güvenlik ve siyasi değere de sahiptir. 
İşgal  altındaki Filistin'in kuzeyinde yaşayan Filistin kökenli el-Celil sakinleri, Batı Şeria'daki yurttaşlarına eşlik ettikleri veya Hizbullah’ın, bu rejimin saldırganlığına karşı koymak için el-Celil bölgesine girme tehdidinde bulunduğundan beri, işgalci rejim, Yahudi nüfusunu artırmak amacıyla burada  Yahudiler için yerleşim yerleri kurmaya karar verdi. Fakat görünüşe göre bu eylemin sonucu tamamen ters olacak ve bu bölgelerde yaşayan Filistinlileri, hem Filistin içindeki hem de dışındaki direnişle işbirliğine yöneltecektir. 

parstoday