Geçtiğimiz senelerde Filistinlilerin silahlı direnişi Batı Şeria’da 3 İntifada olarak nitelendirilen mücadeleye yol açtı. Bu mücadele, nitelik ve nicelik açısından büyük ilerlemeler kat emiştir.
Batı Şeria’da Filistin direnişi, karşı karşıya kaldığı sorunlar ve engellere rağmen 2021 yılında özellikle Kudüs Kılıcı çatışmasından sonra yeniden canlanarak, eşi görülmeyen ve gelişmiş bir aşamaya girdi. Siyonist İsraillilerin bu yılın ilk yarısında direniş eylemleri sonucu verdiği kayıp sayısı 34 kişiye yükseldi. Bu rakam 2021 yılında sadece 4 kişi ve 2022 yılında ise toplam 31 kişiydi.
Filistin İstatistik Merkezi’nin verilerine göre, 2023 yılının ilk yarısında Batı Şeria’nın çeşitli kentlerinde 6.704 direniş eylemi gerçekleşti. Nablus, Cenin ve el Halil kentlerinde bu dönemde en fazla direniş eylemlerine sahne olan kentler oldu. Haziran 2023 sonuna kadar Nablus’ta 1.385, Cenin’de 1.034, ve el Halil’de 944 direniş eylemi düzenlendi.
Batı Şeria’daki direnişte kayda değer ilginç konulardan biri, Siyonistlere karşı gerçekleşen eylemlerin çeşitliği ve yöntemleridir. Öyle ki, bazı operasyonlar herhangi bir direniş grubuna bağlı olmayan kişiler tarafından yapılırken, bazıları da Gazze’de direniş grupları üyeleri olan kişiler tarafından, bazı operasyonlar da, grup halinde gerçekleşiyor.
Bu arada bireysel operasyonlar, ortalama 20 yaşı olan gençler tarafından yapılıyor. Ayrıca Batı Şeria, Nablus ve Cenin kentleri, Arin el Esved, Tulkerim tugayları, Nureşşems tugayları gibi yeni direniş grupların ortaya çıkmasına sahne olmuştur ki, bazıları büyük direniş gruplarına bağlıyken bazıları de bağımsız olarak faaliyet göstermektedir.
Uzmanlara göre, bu gruplar birbirinin yanında ortak bir cephe teşkil etmiştir ve inci kolye stratejisini takip etmekteler. Bu gruplar, Siyonist düşmanın olası saldırılarına karşı Filistinlilerin kamp, köy ve kentlerini korumak için savunma kalkanı olarak hareket etmekteler.
Korsan rejim İsrail’de radikalizmin artması ve Netanyahu kabinesinde toplanan gruplar ve partilerin iktidarda yer almaları ile Batı Şeria’da direnişin artması arasında doğrudan bağlantı var. Siyonist rejim tarafından yayılmacı ve aşırıcı girişimler arttıkça, Batı Şeria’da da silahlı direniş giderek genişliyor.
Buna göre, Netanyahu’nun yeni kabinesinin kurulmasından sonra işgal rejiminin aşırıcı ve radikal ve işgalci politikalarının artması bu rejim için ters sonuçlar doğurmuş ve iç tehditler ve riskleri tırmandırmıştır öyle ki, Yediot Aharnot gazetesinin itirafına göre, şimdiki durumda Batı Şeria’da direniş gruplarıyla mücadele için, İsrail ordusunun yarısı zayıf ve atıl durumdadır.
Böylece Siyonist rejim ordusu çeşitli ve benzeri olmayan sorunlarla karşı karşıyadır ve ordunun Siyonist devletinin kurulmasındaki belirleyici rolüne göre, İsrail’in varlığı ve bekası da tehlikeye düşmüştür.

Parstoday