FİLİSTİN'DE BİRLİK ÇABALARI (ANALİZ)

Seneler sonrasında son günler ve haftalarda, Filistin'de birliğin pekişmesi ile ilgili içeride ve dışarıda olumlu gelişmelere yaşanmıştır. Bu gelişmeler, Filistinliler ve Filistin hamileri için iyi ve ümit verici haberler sayılırken Siyonistleri ise endişelendirmekte. 

Görüntülenme: 488 Tarih: 26 Ekim 2022 20:44
FİLİSTİN'DE BİRLİK ÇABALARI (ANALİZ)

Bu gelişmelerden biri, birinci intifadanın ardından Filistinliler arasında siyasi anlaşmazlık ve kopuşma çıkarma çabalarından sonra, gelinen aşamada direnişin Filistinliler'in söylem merkezinin içinde yer alması konusudur.

Bunun için bariz bir kanıt, Batı Şeria'da Filistinliler'in yoğun şekilde, kendiliğinden direniş grupları haline gelen Arin el Esved gibi grupları yoğun şekilde desteklemeleridir. Oysa, Batı Şeria'nın uzlaşma ve İsrail rejimi ile işbirliği için bir simge haline getirilmesi için büyük çabalar gösterilmişti. Bu gruplar, yeni dönemde yaşanan çatışmalarda, önceki direniş gruplarının boşluğunu doldurdukları gibi, kendileri, birlik ve dayanışma ekteni haline dönüşerek, tüm Filistinlileri kendi etrafında toplamışlardır. Önceki direniş operasyonları, bilinen gruplar tarafından gerçekleşiyordu ancak, Siyonist rejimin Filistin Özerk Teşkilatını, bu gruplarla mücadeleye yönlendirdi.

Ancak yeni operasyonlarda, ya bireyler tarafından kendiliğinden veya bilinmeyen gruplar tarafından gerçekleşiyor, bunun için Siyonist rejim önceki yöntemlerini anlaşmazlık çıkarmak için kullanamıyor, ayrıca, bu operasyonların başlaması üzerinden yaklaşık bir sene geçmesine rağmen çaresiz durumuna düşerek, yeni ayaklanmayı kontrol etmekte başarısız kalmıştır. Birlik konusunda yaşanan diğer önemli bir gelişme de, Hamas'ın Suriye ile münasebetlerini iyileştirmesidir. Bu gelişme Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah'ın yönlendirmesi ve çabalarıyla gerçekleşti ve Hamas heyeti son dönemde, Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile biraraya geldi. Bu gelişme ile Filistinliler'in yeni direniş döneminde bölgesel dayanağı güçlenmiş olacak.

İki gelişme daha var ki, bu süreci güçlendiriyor: Birincisi, Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz kaynaklarını kullanma imkanı konusunda Lübnan modelinin Filistin'de de uygulanabilir olmasıdır. Hizbullah'ın desteğiyle uygulanan bu model, Filistinliler tarafından da yapılabilir. Diğer bir konu da, Suriye ve Lübnan'ın kendi deniz sınırlarını belirlemeye hazır olduklarını duyurmalarıdır ki bu iki ülkeyi birbirine daha da yakınlaştırabilir ve son konu da, Filistin Özerk Teşkilatı ve Direniş grupları arasında Cezayir'de yapılan barış anlaşmasıdır. Gelecek sene 3 seçimin düzenleneceği tahminine göre, bu anlaşma, Filistinliler arasında siyasi birliği güçlendirebilir ve Filistin özerk teşkilatının yapısının yeniden yapılanması ve direniş gruplarının bu yapıda yer alması için zemin sağlayabilir.

Cezayir yakında Arap Birliği Liderler Zirvesi'ne evsahipliği yapacağı ve bir sene boyunca bu birliğin başkanlığı yapacağına göre, Filistinliler arasında iç uzlaşma ve barışın bu birliğin üyeleri arasında Filistinlilere yönelik dayanışmanın pekişmesine katkı sağlayabilir. Bu da İbrahimi isimli anlaşmalardan oluşan projeye ve Tel-Aviv ile Arap ülkeleri arasında normalleşmeye engel olabilir.

parstoday

Yorumlar