DR. ADNAN EBU AMİR HAMAS-FETİH YAKINLAŞMASINI DEĞERLENDİRDİ

HAMAS, 13 Temmuz 2020 14:54

Fetih ve Hamas hareketlerinin gerçekleştirdikleri son toplantılar İsrail basınında geniş yankı uyandırırken aynı zamanda büyük korkulara neden oldu. İsrail basını, söz konusu ortak görüşmelerin Batı Şeria bölgesinde Hamas’a siyasi ve güvenlik noktalarında destek sağlayacağı kanaatinde. Bununla da yetinmeyen İsrail medyası, iki taraf arasındaki görüşmelerin ilerlemesi sonucunda Ramallah’taki Filistin Yönetimi’nin rahat bırakması halinde Hamas’ın, Batı Şeria’da silahlı bir direnişi başlatmasının önündeki engellerin ortadan kalkacağından endişe duyuyor.

İsrailli çevreler, Fetih ve Hamas'ın üst düzey yetkililerinin katılımıyla, video konferans yöntemiyle düzenlenen ortak basın toplantısının, Batı Şeria’da “başkaldırması” konusunda Hamas’a yeşil ışık yaktığı değerlendirmesinde bulunuyor. Ancak Filistin Kurtuluş Örgütü kurucularından ve Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın, silahlı direnişin geri gelmesini arzu etmediği sır değil. İsrail’in Filistin’in iki büyük gücü olan bu iki hareketin bir araya gelmesiyle ilgili duyduğu endişelerin temelinde, Batı Şeria öncelikli olmak üzere sahada var olan sükûnetin nispeten de olsa değişmesi yatıyor. Şu da var ki, sahadaki söz konusu dengeler önemli ölçüde değişmesi de ihtimaller arasında yer alıyor.

Esasında geçen dönemlerde de Hamas ve Fetih arasında bir takım toplantılara tanıklık edilmişti. İki tarafın liderleri bir araya gelerek tokalaşmış, sarılmış ve muhabbet etmişlerdi. Gazze Şeridi, Kahire, Beyrut, Doha ve Moskova’da düzenlenen görüşmeler, toplantılar o kadar fazla ki sayısını çok az Filistinli hatırlamaktadır. İki hareket arasında yeni sayfaların açıldığı son derece gizli görüşmeler de yapılmadı değil. Ama bütün bunların ortak bir noktası var, o da hiçbir sonucun elde edilmemesidir. Peki, bu sefer ne değişecek?

İsrailliler, son görüşmelerden iki şeyin ön plana çıktığını düşünüyor. Birincisi, Fetih Hareketi Merkez Komite Genel Sekreteri Cibril er-Rucub ve Hamas Siyasi Birim Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri’nin, video konferans yöntemiyle düzenledikleri ortak basın açıklamasında, “Bölünmüşlüklere son verildiği, yeni bir hükümetin kurulacağı ve yeni seçimlerin yapılacağından” bahsetmemeleri, bu konuları dile getirmemeleri. İkincisi ise, iki hareketin kıdemli liderlerini ZOOM odasına girmeye teşvik eden tarafın "İsrail" olmasıdır.

Tüm bunlara rağmen İsrailliler, Abbas'ın hâlâ silahlı saldırılara şiddetle karşı çıkan bir politikaya bağlı olduğu fikrinden eminler. Abbas’ın, Batı Şeria'nın her köşesinde, sokaklarında Hamas'ın yeşil bayraklarını gerçekten görmek istemediği varsayılıyor. Ancak Hamas'ın Batı Şeria'daki askeri altyapısını kurmaktan sorumlu bir liderin yanında yaptığı açıklamasında, “Batı Şeria’da, İsrail’in ilhak planına karşı Hamas ile birlikte ortak silahlı mücadelen” söz eden Fetih hareketinin önde gelen isimlerinden olan er-Rucub, kaplanın sırtına binme riskiyle karşı karşıya olduğunu bilmelidir. Çünkü Fetih ile Hamas arasındaki bu hamle, yakın bir zamanda Batı Şeria'da bir silahlı direnişin başlatılması gerçeğini doğurabilir.

Aynı zamanda İsrailli mahfiller, Hamas ve Fetih hareketlerinin önde gelen yöneticilerinin dijital ortamda bir araya gelmesinin, İsrail’in Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin "İsrail toprağı" olarak kabul edilmesi ve Filistin'e ait Ürdün Vadisi üzerindeki hâkimiyetini sürdürmesi planına karşı iki hareketin işbirliği yoluna gidilebileceğine dikkat çekiyor. Böyle bir işbirliği İsrail açısından ciddi bir tehlike arz etmektedir. Çünkü Fetih ve Hamas arasındaki işbirliği sınırlı da olsa İsrail için büyük bir gelişme. Diğer önemli bir husus ise, çok kısa bir zamanda taraflar arasında ortak bir basın toplantısı düzenlenmesi ve ortak hareket etme kararının hızlı bir şekilde alınması İsrailli güvenlik birimlerini oldukça şaşırttı. İlhak planının gündeme geldiği ilk günlerden itibaren işbirliği ihtimalinin konuşulmasına rağmen bu kadar erken gelişeceği beklenmiyordu.

Filistin Enformasyon Merkezi

HAMAS, 13 Temmuz 2020 14:54

Yorumlar (0)