YDH'nin haberine göre, platform, örgütün yoğun kayıplara rağmen İsrail’in saldırı dalgasına karşı direndiğini ve güney Lübnan’ın işgaline engel olduğunu vurguladı.
Analizde, birçok gözlemcinin Hizbullah’ın karşılaştığı askeri baskıyı yeterince kavrayamadığı belirtiliyor. Middle East Observer’a göre, İsrail bu çatışma için 15 yıl boyunca aralıksız hazırlık yaptı ve savaşın tüm ağırlığını kuzey cephesine, yani Lübnan’a taşıdı.
“Tarihi Ölçekte Bir Hava Saldırısı Yaşandı”
Platformun aktardığına göre, İsrail Hava Kuvvetleri, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah’a yönelik başarısız suikast girişimi ve 10 dakikada 4 bin kişiyi yaralayan çağrı cihazı saldırısının hemen ardından yalnızca bir gün içinde 1600 hava saldırısı düzenledi. Bu sayının, ABD’nin üç uçak gemisiyle Yemen’e 50 gün boyunca yaptığı bombardımanın iki katı olduğuna dikkat çekildi. Üstelik bu yoğun bombardımanın yalnızca Yemen’in yüzde 1’i kadar küçük bir alanda gerçekleştiği vurgulandı.
Binlerce Kayıp, Yüzbinlerce Yerinden Edilen Sivil
Middle East Observer, çatışmalar sırasında Hizbullah’ın 6 bin mensubunu kaybettiğini ve 10 binden fazla kişinin yaralandığını bildirdi. Aynı zamanda yüzlerce evin yıkıldığı, bölgedeki sivillerin ise çoğunluğu Hizbullah karşıtı tutum sergileyen bölgelere göç etmek zorunda kaldığı ifade edildi.
Platform, Lübnan’daki toplumsal-siyasal ortamın savaş sırasında Hizbullah aleyhine şekillendiğini belirtti. “Yemen’de halk Ensarullah’ı, Gazze’de ise Hamas’ı desteklerken, Lübnan’da savaş süresince kamuoyunun çoğu Hizbullah’a karşıydı,” değerlendirmesi yer aldı.
“İsrail, Kuzeye Dönmüyor; Direniş Caydırıcılığını Sürdürüyor”
İsrail istihbaratının ağır hedefleme girişimlerine rağmen Hizbullah’ın savunma hatlarını koruduğu ve güneydeki mevzilerini muhafaza ettiği kaydedildi. Middle East Observer’a göre, İsrail’in kuzeyindeki yerleşim birimlerinde yaşayan sivil nüfusun hâlâ evlerine dönmeyi reddetmesi, Hizbullah’ın caydırıcılık gücünün açık bir göstergesi.
Analiz, Hizbullah’ın hâlâ etkin bir kara gücü olarak toprak savunması yapabilecek kapasitede olduğunu ifade ediyor. “70 bin kişilik İsrail kara kuvveti ve 66 gün süren çatışmalara rağmen İsrail, sadece sınır köylerinde ilerleyebildi. Güney Lübnan, bugün Gazze veya Suriye gibi işgal edilmiş olmalıydı,” yorumu dikkat çekti.
Gizlilik ve Yeni Savunma Planlaması
Middle East Observer, güvenlik gerekçesiyle Hizbullah’ın mevcut askeri kapasitesine dair herhangi bir resmi açıklama yapmadığını da not etti. Bunun yerine örgütün, savaş sürecinden elde ettiği deneyimlere dayanarak Lübnan’ın savunma sistemini yeniden organize etmeye odaklandığı belirtildi.
Son olarak, platformun analizinde şu vurgu yapıldı: “Hizbullah’ın maruz kaldığı askeri saldırı, başka herhangi bir devleti tümüyle çöküşe sürükleyebilecek büyüklükteydi. Ancak örgüt, bu saldırılara rağmen mevzilerini kaybetmedi.”