SADULLAH ZAREİ YEMEN SAVAŞINI YORUMLADI

“Geçtiğimiz perşembe günü San'a'daki “Es-Sabein” meydanında yapılan tatbikat oldukça beklenmedik ve takdire şayandı. Yemen şu anda Suudi Arabistan, BAE vb. tarafından yürütülen kitlesel saldırıların dokuzuncu yılının ortasında. Bu savaş, Arap ve Batı koalisyonunun Saddam Hüseyin'in İran halkına karşı başlattığı savaşa çok benziyor.” 

Görüntülenme: 392 Tarih: 24 Eylul 2023 05:53
SADULLAH ZAREİ YEMEN SAVAŞINI YORUMLADI

Bölgesel konuların üst düzey uzmanlarından olan Sadullah Zarei şunları yazdı: ‘Yemen’de 21 Eylül, Abd Rabbuh Mansur Hadi'ye karşı inkılabın yıldönümü olarak biliniyor. Buna dayalı olarak, bu günün yıl dönümünde Yemen artan gücünü gösterdi. Bu tatbikatta, Yemen'in kara kuvveti, deniz kuvvetleri, hava kuvvetleri ve Yemen'in özel füze ve İHA birliği, öncü sanayilerini ve başarılarını sergiledi.

Asif 1, Asif 2 ve Asif 3 savaş gemileri ile kardan denize bir seyir füzesi olan ve yakalanamayan Seyyad füzesi, Kerrar, Sakıp ve Mücahid mayınları, 90 kilometre ve 35 bin feet yükseklikteki hedefleri tespit edebilen B16, Şafak ve Ufuk olmak üzere üç tip radar, 150 kilometre menzile sahip, savaş uçaklarını hedef alabilen ve casus İHA’larla mücadele edebilen, yüksek patlayıcı gücüne sahip, karadan havaya füzeler olan Berk 1, Berk 2, Fatır 1, Vaid ve Sakil füzeleri sergilendi. Bu dev tatbikatta Hatıf 2 ve Kasıf 2 insansız hava araçları ile İran'ın Hayber Şiken füzesinin benzeri olan Hatem füzesi de görücüye çıktı. Aynı zamanda, savaşın ilk yıllarında fiilen yok edilen Yemen Hava Kuvvetleri, F5 savaş uçakları ve MI-17 helikopterleriyle yeniden yapılanmasını sergiledi.

İşgalci koalisyonun üyeleri için bu düzeyde bir askeri ilerleme hayal bile edilemezdi. Dolayısıyla onların medyaları hiçbir belge olmadan bunların İran füzeleri olduğunu ve adlarının değiştirildiğini iddia etti. Ancak perşembe günü San’a'nın "Es-Sabein" meydanında sergilenen bu kadar büyük miktardaki ağır silahın, işgalci koalisyon tarafından tamamen kara, hava ve denizle kuşatılmış bir ülkeye İran'dan aktarıldığına kim inanır? .

Eğer bu doğruysa, bu, işgalci Batı-Arap koalisyonunun Yemen'e karşı teknolojik, istihbarat ve denetim konusundaki yetersizliğinin büyük bir kabulüdür. Ancak gerçek şu ki İran, danışmanlık ve rehberlik dışında bu dönemde Yemen'e büyük bir silah yardımı sağlayamadı ve bunlar Yemenli mazlumların çabalarının ürünüdür.

Bu tatbikattan birkaç gün önce Yemenliler, Suudi heyetinin birkaç ay önce San’a'ya yaptığı ziyarete yanıt olarak Riyad'daki Suudi yetkililerle bir görüşme yapmıştı. Bu müzakerelerin 4-5 ana ekseni vardı ve biri dışında kesin bir sonuca ulaşılamadı. Bu nedenle Ensarullah ve Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti'nin ağır askeri tatbikatı, Yemen'in insani taleplerinin karşılanması konusundaki kararlılığının açık bir göstergesidir.

Yemenliler ne istiyor? Yemenliler, savaşın durdurulmasını, yabancı güçlerin bu ülkeden çekilmesini, Suudilerin Marib petrolü ve Şebve gazı ile Yemen limanları üzerindeki kontrolü nedeniyle 8 yıllık savaş boyunca ertelenen maaş ve ücretlerin ödenmesini, tazminatların ve savaş zararlarının ödenmesini ve Yemen limanlarının ve havaalanlarının tamamen serbest bırakılmasını istiyor. Bu insani talepler, Suudi Arabistan'ın Yemen tarafından taviz almak için uygulamasını erteleyebileceği bir şey değildir.

Yemen Savunma Bakanı Muhammed el-Ataifi bu tatbikatta şunları söyledi: “Dış güçler topraklarımızı terk etmelidir, aksi takdirde öfkemizin ateşiyle karşı karşıya kalacaklardır.” Bu, "El-Arabi el-Cedid” gazetesinin ifadesine göre, Yemen'in yakıcı sıcağı altında dile getirilen doğal bir istektir. Yemen hükümetinin siyasi konseyi başkanı Mehdi el Mişat da şunları söyledi: “İsteseler de istemeseler de adalar, denizler ve Babülmündip Boğazı Yemen'indir.”

Yemen halkı bu 8 buçuk yılda sert savaş, istihbarat savaşı, yumuşak savaş, psikolojik savaş, propaganda savaşı, ekonomik savaş ve siber savaşın birleşimi olan birleşik bir savaşla karşı karşıya kaldı. Yemen halkının karşısına dizilen yelpazeye baktığımızda, kuşatma altındaki yalınayak halkın Karun ve Firavunlara karşı kazandığı zaferden etkileniyoruz ve bu zaferin büyüklüğü bu insanlara karşı verilen bir dizi farklı savaşın boyutlarında olmuştur.

Yemen halkı, Yemen Savunma Bakanı'nın ifadesiyle barış istiyor ama aşağılayıcı bir barış değil, gerçek anlamda Yemen ve diğerleri için güvenlik ve huzur sağlayan bir barış istiyor. Yemen, kuzey komşusunun güvenliğini bozmak ya da tesislerine zarar vermek istemiyor ama Suudi tarafında Yemen'i yok etme ve vurma iradesi varken, bu milletin barışçıl ifadelerle yetinmesi ve düşmana saldırılarını sürdürmesi için fiilen izin vermesi mümkün değildir.

Yemen heyetinin geçtiğimiz hafta Pazar, Pazartesi ve Salı günü Riyad'da yaptığı görüşmeler ve Suudi tarafının, Yemenlilerin saydığı taleplerine karşı direnişi, Yemenlilerin ateşkes öncesi duruma dönmesiyle sonuçlanacaktır. Geçen eylül ayından bu yana uzatılmayan ve resmi olmayan ateşkes her an değişebilir. Ateşkesin uzun sürmesi savaşın kendisinden daha fazla zarara yol açacaktır. Çünkü ateşkeste kabul edilebilir bir savunma sonucuna yol açmayan çok büyük bir asker varlığı ve maliyet vardır. Uzun vadeli bir ateşkeste, örgütsüz ve gayri resmi güçlere (halk güçleri) daha fazla dayanan taraf daha fazla zarar görecektir. Yemen tarafı da bunu çok iyi biliyor ve perşembe günü savunma alanındaki yeniliklere dayalı geçit töreni de bu konuya dikkat ettiğinin açık bir göstergesidir.

Yemen'de yeni bir harekete işaret eden gelişmeler, bugünlerde yaşanan veya önümüzdeki haftalarda yaşanması beklenen bazı bölgesel olaylar, bölgesel gelişmelerin yönünü gösteriyor. Bu gelişmeler, Yemen, Kafkasya, Filistin ve diğer bazı ortamları kapsayabilir.

Uluslararası arenadaki gelişmelerin gidişatı, artık sürece Soğuk Savaş dönemi ya da tek kutuplu çatışma dönemi göstergeleri ile bakmanın mümkün olmadığını açıkça göstermektedir. Olayların ortaya çıkışına ve devamına etki eden ilk birimler olan büyük güçler, artık çevresel ve bölgesel olayların güçlü etkisi altındadır. Geçmişte zorba ve hegemonik bir yapıya sahip olan koalisyonlar artık yerini ortak anlaşmalara bırakmıştır. Bu nedenle Yemenliler, askeri cihadı ve akıllı siyasi eylemleri kullanarak, koşulları kendi lehlerine oluşturabilirler.

rasthaber

Yorumlar