Perşembe sabahı saldırısı, siyonist rejim İsrail'in 2022'nin başından bu yana Suriye topraklarına düzenlediği 28. saldırıdır. Şimdi gündeme gelen soru, son günlerde bu saldırıların artma sebepleri, ayrıca devam etmesi halinde ne gibi etkiler ve sonuçlar doğurabileceğidir.
Siyonist rejimin Suriye'ye yönelik hava saldırılarını artırmasının nedenlerinden biri, işgal topraklarında son üç buçuk yılda beşinci kez 1 Kasım'da yapılması planlanan meclis seçim atmosferi ve ortamı ile ilgili. Siyonist toplumun bünyesinde aşırılıkçı eğilimlerin büyümesine ve güçlenmesi bağlamında, Yair Lapid liderliğindeki iktidar koalisyonu, seçimi yeniden kazanmak ve başbakanlık görevini sürdürmek için kendinden radikal ve aşırı bir çehre göstermeye  ve Netanyahu gibi rakiplerinden geri kalmamak istiyor; buna bağlı olarak Suriye'ye yönelik hava saldırıları artarken, Filistinlilere yönelik baskıcı saldırıları da tırmanıyor. Bunun en bariz örneği 6 Filistinli gencin şehit olduğu ve 20'den fazla Filistinlinin yaralandığı Nablus kenti saldırıdır. Aslında Lapid, diğer Siyonist yetkililer gibi Filistinli gençlerin kanını dökmek ve Suriye de dahil olmak üzere Komşu ülkelere yönelik saldırılarını ve saldırganlığını arttırarak oy arıyor. Bu süreci yoğunlaştıran ise Lapid'in  Lübnan ile deniz sınırlarını Hizbullah'ın şartlarına göre kabul edilmesidir, bu da Netanyahu gibi seçim rakipleri tarafından bir propaganda saldırısına neden olmuştur.
Bu açıdan bakıldığında Siyonist rejimin saldırıları propaganda yönü taşımakta ve ırkçı rejim Suriye'deki hedeflerini ağır bir maliyete katlanmayacak şekilde seçmektedir.
Siyonist rejimin Suriye'ye yönelik saldırı ve hava tacizlerinin artırmada etkili olan bir diğer faktör ise, bizzat Hizbullah ve Seyid Hasan Nasrullah'ın arabuluculuğu ve taktiği ile gerçekleşen Hamas'ın Suriye'ye dönüşüdür. Siyonist rejim, bu gelişmenin hem Filistin'de hem de Suriye'nin işgal altındaki topraklarında direnişin güçlenmesine yol açacağından endişe etmektedir bu yüzden saldırıların artması pasif ve reaktif niteliktedir.
Diğer iki faktör ve gösterge de bu saldırıların pasifliğini teyit ediyor: Birincisi, Lübnan'dan Suriyeli mültecilerin geri dönüş sürecin başlaması ve şimdiye kadar toplam 2 milyon 80 bin Suriyeli mülteciden yarım milyondan fazlasının geri dönmesi. İkincisi Suriye hükümetinin, Şam etrafında ulusal uzlaşma programını uygulamakla savaş durumunu sona erdirerek göçmenlerin geri dönüşü için koşullar sağlamasıdır.
 Siyonist rejim, Şam'ın etrafına yönelik hava saldırılarını artırarak bu iki süreci bozmak, yerinden edilmiş göçmenlerin geri dönüşünü ve durumun normalleşmesini engellemek istiyor.
Bu arada ABD ve Batı'nın Rusya'nın dikkatini Ukrayna cephesinden uzaklaştırmaya ve Suriye'deki denklemleri bozmaya çalışması ihtimali her zaman vardı. Bu noktadan hareketle ırkçı rejim İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarının artması bu konuda deneme amaçlı yapılması da ihtimaller arasında. 

parstoday