Gazete işgal ordusunun sözcüsünün verdiği bilgilere dayandırdığı haberde, sözcünün bu kişilerin çoğunluğunun Es di Timan ve Anatut askeri merkezlerinde hayatlarını kaybettiklerini söylediği ve bunlardan birçoğunun sağlık sebepleriyle bazılarının da önceden almış oldukları yaralar yüzünden öldüklerini iddia ettiği belirtildi.

Ancak gerçekte bunların çoğunun işkence veya tedavilerinin engellenmesi sebebiyle hayatlarını kaybettikleri tahmin ediliyor. 

Filistin Yönetimi'ne bağlı çalışan ve merkezi Batı Şeria'nın Ramallah şehrinde bulunan Esirlerin ve Özgürleştirilenlerin İşleri Komitesi ile yine merkezi Ramallah'ta olan sivil toplum kuruluşu niteliğindeki Filistin Esirler Kulübü daha önce, Filistinli esirlerin durumlarının soruşturulması ve perde arkasında işlenen cinayetlerin, işkence uygulamalarının durdurulması için uluslararası topluma, hukuk kurumlarına ve insan hakları kuruluşlarına defalarca çağrılarda bulunmuşlardı. 

Siyonist işgal güçlerinin, uzun süre esaret altında tuttuktan sonra serbest bıraktığı esirlerin verdiği bilgiler, Filistinli esirlere işgal güçleri tarafından son derece vahşice ve korkunç işkenceler yapıldığını gözler önüne serdi. 

Bir süre önce serbest bırakılarak Kerem Ebu Salim Kapısı'ndan Gazze'ye girmeleri sağlanan 114 esirden 9 kişi sağlık durumlarındaki kötüleşme hakkında tetkikler yapılması ve tedavi için derhal Ebu Yusuf En-Neccar Hastanesi'ne kaldırılmışlardı. Bu esirlerin sağlık durumlarının bu derece kötüleşmesine işgal güçlerinin esareti altında bulundukları günlerde maruz kaldıkları korkunç ve vahşi işkencelerin sebep olduğu dile getirildi. 

Serbest bırakılan esirler işgal güçleri tarafından maruz kaldıkları vahşi işkenceler hakkında ayrıntılı bilgiler verdiler. Ayrıca esirlerin bedenlerinde de işkence ve darp izlerinin çok belirgin bir şekilde teşhis edildiği dile getirildi. 

El-Cezire'ye konuşan yaşlı esirlerden Mahmud En-Nablusi işgal güçlerinin kendisini hasta yatağından zorla kaldırıp götürdüklerini, önce yıkık bir eve yerleştirdiklerini, sonra İsrail cezaevlerine naklettiklerini ve orada her gün işkence ve darp ettiklerini dile getirdi. En-Nablusi, "Böyle bir işkenceyle hayatımda hiç karşılaşmamıştım. Bize akla gelebilecek en kötü muameleleri yaptılar. Eğer ki iki gün daha cezaevinde kalsaydım kesin ölürdüm." ifadesini kullandı. 

En-Nablusi işgalcilerin kendisine tüneller ve esirlerin yerleri hakkında bilgi sorduklarını kendisinin de, "Ben bir şey bilmiyorum, 70 yaşında bir insanım." dediğini ifade etti.

Avro-Akdeniz (Euro-Med) İnsan Hakları Gözlem Merkezi, işgal yönetiminin sözde sivil yahudi yerleşimcilerden bazı grupların, Filistinlilere işkence yapılan soruşturma merkezlerine ve hapishanelere girmelerine, orada onlara yapılan işkenceleri seyrederek eğlenmelerine ve cep telefonlarıyla fotoğraf çekmelerine müsaade ettiğine dikkat çekti.

Merkez konuyla ilgili yaptığı açıklamada, serbest bırakılan tutukluların yaşadıkları hadiselerle ilgili çok korkunç şeyler anlattıklarını ve yine onların şahit olduklarına göre işgal yönetiminin bazı yerleşimci grupların Gazze'den toplanan Filistinli tutukluların tutulduğu merkezlere girmelerine izin verildiğini, sözde sivil yerleşimcilerin de orada onlara yapılan eziyetleri görüp eğlendiklerini, cep telefonlarıyla da fotoğraflarını çektiklerini dile getirdiklerine dikkat çekildi.

Merkezin açıklamasında işgal yönetiminin, sivil yerleşimcilerin 10-20 kişilik gruplar halinde, Filistinli tutukluların bulunduğu merkezlere girmelerine ve orada onların çıplak vaziyette yahut işgal askerleri tarafından metal ve elektrikli sopalarla dövülürken, kafalarına sıcak sular dökülürken fotoğraflarını çektikleri, bu sırada esirlere Arapça olarak çok çirkin şekilde sövdükleri ve aşağılayıcı hakaretlerde bulundukları belirtildi. 

Açıklamada ayrıca esirlere insanlık açısından utanç verici çok korkunç muamelelerde bulunulduğu ve işkenceler yapıldığı dile getirildi. 

İşgal güçleri Gazze'ye yaptıkları kara operasyonlarında buradaki insanları son derece vahşi yöntemlerle kamyonlara istif ederek işgal rejiminin Gazze'nin kuzey sınırındaki Zikim askeri merkezine ve Nakab'daki bir askeri merkezine götürmüş orada kendilerine çok korkunç işkenceler yapmışlardı.

Filistin Enformasyon Merkezi