Siyonist Rejimin Başbakanı Binyamin Netanyahu, zihin karIşıklığını ve öfkesini açıkça gösteren bir eylemle İran'ı nükleer saldırıyla tehdit etti. Buna rağmen İran'da bir gazetenin eline geçen bilgi Netanyahu'nun kronik bir psikolojik rahatsızlığa sahip olabileceğini öne sürüyor.
Netanyahu daha sonra ofisi tarafından geri çekilen bir açıklamada şöyle söyledi: "İran inandırıcı bir nükleer tehditle karşı karşıya kalmalı."
Ancak uyarı, kesinlikle gizli tutulan bir sırrı açığa çıkarabilir: Netanyahu'nun psikolojik hastalığı.
Geçmişte neler yaşandığını bilmek için Lübnanlı Al-Mayadeen haber sitesinin Eylül ortasında İranlı bir güvenlik kaynağına dayanarak İsrail Başbakanı'nın ciddi bir hukuki davaya karıştığını bildirdiğini de unutmamak gerekir.
İranlı bu kaynak, İsrail yargısının bu olayı henüz açıklamadığını, çünkü bunun bu rejim için "iç güvenliğe yönelik tehdit" örneği olduğunu kaydetti. Bu bilginin detaylarının ortaya çıkması durumunda Netanyahu'nun siyasi hayatının ciddi tehlikeye gireceğine dikkat çekti.
Tahran Times gazetesi, konunun Netanyahu davasıyla sınırlı kalmanın çok ötesinde olduğunu gösteren yeni bilgilere ulaştı. Tehran Times'a verilen bilgiye göre İran, Netanyahu davasına ilişkin önemli ve hassas bilgilerin de yer aldığı tüm İsrail adli arşivlerine erişim sağladı.
İsrail mahkemesi belgelerine göre, Netanyahu ve eşi Sarah tekrarlayan akıl hastalıkları yaşıyor, Bu da Yair Lapid'in partisinin bazı üyelerinin Netanyahu'nun İsrail'deki üst düzey pozisyonlara uygunluğunu sorgulamak üzere kuruma gitmesine yol açtı.
Lapid'in partisinin üyeleri, Netanyahu ve eşinin zihinsel sorunları nedeniyle göreve gelmesini engellemek amacıyla tüm sağlık dosyalarını da mahkemeye taşıdı.
Mahkeme söz konusu belgeleri inceleyerek davanın ciddiyetini açıkladı ancak üst düzey bir adli yetkili bu davayı sessiz bıraktı. El yazısıyla yazdığı notta ise "mahkemenin bu davayla ilgilenmek için gerekli yetkisi bulunmadığını ve bu sürecin devam etmesinin İsrail'in ulusal güvenliğini tehlikeye atabileceğini" belirtti.
Netanyahu bu davanın yanı sıra rüşvet, baskı veya siyasi nüfuz kullanımı nedeniyle sessiz kalan başka şikayetlerle de karşı karşıya kaldı.
İsrail medyasına göre bu dava, Lapid'in partisinin ve Lapid'in kişisel telefon numaralarının yakın zamanda hacklenmesinin iyi bir nedeni olabilir. Koreli gözlemciler hacklemenin arkasında Netanyahu'nun olabileceğini iddia ediyor.
Netanyahu'nun, partisinin ve mevcut İsrail hükümetinin birçok yetkilisinin davasına ilişkin bilgilerin yanı sıra Hardy'lere yapılan bazı suiistimaller ve bildirilmemiş mali katkılar ile onların yolsuzluk ve casusluk davalarına ilişkin bilgilerin sızdırıldığını göz önünde bulundurarak, intikam olasılığı göz ardı edilemez. Her halükarda şu anda önemli olan, İran'ın elindeki çok gizli bilgilerin İsrail rejiminin ulusal güvenliğini tehlikeye atabileceğidir.
Ayrıca İsrail Yargı Arşivleri, İsrail yargısının İsrailli Arap vatandaşlara karşı nasıl sistematik ayrımcılık yaptığını gösteren belgeler içeriyor. Bu belgeler, İsrailli yargıçların her zaman habersiz talimatlara dayanarak İsrailli Arap vatandaşlar aleyhine karar verdiğini gösteriyor.
Konuya aşina kaynaklardan edinilen bilgilere göre, bir kısmı gizli ve aşırı gizli mühürlere sahip olmak üzere toplamda 70.000 sayfadan fazla adli belge sızdırıldı ve araştırılıp analiz ediliyor.
İsrail'in adli arşivlerinin ortaya çıkması İsrail'in ne kadar zarar gördüğünün bir başka göstergesidir. Bu arada İsrailli yetkililer, özellikle de MOSSAD’ın başkanı David Barney, İran'a yönelik söylemlerini artırdı.
Konuyu bilen kaynaklara göre İran, buna karşılık olarak İsrail'le yüzleşmekten sorumlu birimi daha yüksek bir seviyeye ve İran'ın güvenlik kurumları içindeki bir bölüme terfi ettirdi.

tesnim