AYNU'L HİLVE KAMPINDA ÇIKAN OLAYLARIN ARKASINDA NETANYAHU HÜKÜMETİ VAR (ANALİZ)

Lübnan'ın güneyinde yer alan 'Ayn'ulhelve'deki Filistin mülteci kampında ateşkes sağlandı ve özellikle Lübnanlı ve Filistinli direniş gruplarının siyasi çabaları ateşkesi sürdürmek ve istikrara kavuşturmak için devam ediyor. 

Görüntülenme: 382 Tarih: 06 Ağustos 2023 12:52
AYNU'L HİLVE KAMPINDA ÇIKAN OLAYLARIN ARKASINDA NETANYAHU HÜKÜMETİ VAR (ANALİZ)

El'fetih örgütü  ile diğer iki Selefî grup arasında geçen hafta yaşanan çatışma, bu durumun Netanyahu'nun aşırılık yanlısı ve savaş isteyen hükûmeti tarafından istismar edildiğine dair ciddi endişelere yol açmıştı. Aynı zamanda son dönemde yaşanan beklenmedik ve şaşırtıcı silahlı çatışmalara ilişkin suçlamaların parmağı da Siyonist rejime yöneliktir, çünkü bu çatışmalar Siyonist rejim dışında hiçbir aktörün çıkar ve hedefleriyle bağdaşmaz.

Bu çatışmalar  Netanyahu'nun aşırı kabinesinin İsrail Yüksek Mahkemesi'nin yargı yetkisinden "akla yatkınlık" şeklinde anılan maddenin kaldırılması alanındaki sözde yargı reformu planının ana maddesini onaylamakta ısrar etmesinin ardından İsrail'deki iç anlaşmazlıkların zirveye ulaşmasının ardından yaşandı ve ordu içindeki askerî itaatsizliğin dalgalanması Siyonist rejimin güvenlik kaygılarını artırdı.

Buna paralel olarak iki ihtimal güç kazandı:

Birincisi, Netanyahu'ya karşı bir ordu darbesi olasılığı ve ikincisi, Netanyahu'nun iç krizi yansıtmak ve büyüyen iç protesto dalgasını yurt dışına yönlendirmek için bölgede yeni bir askerî maceraya başvurma konusundaki ilerlemesi.

Öte yandan, Arap Birliği'nin Cezayir girişimiyle bir yıl önce başlattığı Filistin Özerk Yönetimi ile Filistinli gruplar arasındaki birliği güçlendirme çalışmalarının devamında Mısır, Filistin Özerk Yönetimi'nin üst düzey yetkililerinin ve diğer Filistinli grupların katılımıyla bir toplantıya daha ev sahipliği yaptı.

Böyle bir durumdaydı ki, Lübnan'ın güneyindeki 'Ayn'ulhelve'deki Filistin mülteci kampında beklenmedik bir şekilde çatışmalar çıktı ve hangi açıdan bakılırsa bakılsın bu çatışmaların tamamen Netanyahu'nun aşırılık yanlısı kabinesinden yana olduğu açıkça görülmektedir.
Ayn'ulhelve Kampı'nda Filistinli gruplar arasında son zamanlarda meydana gelen çatışmalar şüphelidir ve Siyonist rejimin Lübnan'daki İslami direnişle çatışmaya girme planı olabilir.

'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki çatışma, Siyonist rejimin Güney Lübnan'a yönelik tehditlerinin yanı sıra Filistin direniş faaliyetlerinin Batı Şeria'da yoğunlaşması ve Filistin'in farklı illerinde Siyonist rejimin cinayetlerinin artmasıyla aynı zamana denk geldi.

Siyonist işgalciler 'Ayn'ulhelve'deki çatışmayı körükleyerek üç ana hedefin peşinden gidiyorlar: Birincisi, kamuoyunu içerideki bu rejimin kritik durumundan uzaklaştırmak ve sonuç olarak mevcut krizden çıkmak için zaman kazanmak.

İkincisi, Filistin İslami direniş grupları içinde kendilerinin birbirleriyle uğraşması ve onları iç gerilimlere ve mezhep savaşına odaklatmak

Üçüncüsü, Lübnan'daki iç durumu tırmandırmak ve böylece bir hükûmet kurulmasını engellemek ve  Hizbullah'ın imajını yok etmek ve onu itibarsızlaştırmak.

Bazı Lübnanlı kaynaklar, 'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki olayların, Siyonist rejimin mezhep savaşının ateşini yakmak ve Lübnan'da faaliyet gösteren siyasi partiler ve akımlar arasında siyasi bir anlaşmanın oluşmasını engellemek için yeni bir komplo olduğuna inanıyor. Belki de bu nedenle Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Lübnan ordusundan ve güvenlik servisinden 'Ayn'ulhelve Kampı'nın durumunu Lübnan ve Filistinlilerin yararına değiştirmesini istedi.

Bu çatışmalar, özellikle Lübnan'ın bir cumhurbaşkanı olmadığı ve ekonomik bir krizle karşı karşıya olduğu bir dönemde, bu ülkenin iç durumunu olumsuz yönde etkiler.
Hâlihazırda bölge ve İslam dünyasındaki tüm sorunların ve farklılıkların kaynağı olan Siyonist terör rejimine karşı Lübnan ve Filistin halkı ile Filistin direniş gruplarının birlik ve bütünlüğünden daha önemli ve öncelikli bir ihtiyaç ve öncelik bulunmuyor.

Bu yüzden Filistinli ve Lübnanlı hareket ve grupların temsilcileri ortak bir bildiri yayımlayarak, 'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki tehlikeli gelişmelere ve bu çatışmaların arkasındaki yabancı ellere karşı tetikte olunması gerektiğini vurguladı.

Lübnan Hizbullahı, Filistin İslami Cihat Hareketi, Hamas Hareketi, 'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki İslami gruplar, Suriye Millî Partisi, El'fecr Hareketi, Arap Ulusal Partisi ve Fetih Hareketi temsilcileri Sayda'daki El'gafran Camisi'nin hatibi Şeyh Hüsam El-İlani'nin bürosunda bir araya gelerek 'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki gelişmeler ve devam eden çatışmalar hakkında istişarelerde bulundular.

Bu toplantıya katılanlar bir bildiri yayımlayarak şu ifadeleri paylaştılar:

'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki çatışmalar, sonunda bu kampın yıkılmasına ve Filistinli mültecilerin geri dönüş hakkının yok olmasına ve direniş projesinin hedef alınmasına yol açacak tehlikeli olarak görülüyor. Bu konuya akılcı ve mantıklı bir bakış açısıyla yaklaşılmalı, çünkü bu kamptaki mevcut çatışmalar siyasi çözümden başka bir yolla çözülemez.

Bildirinin devamında ise şunları okuyoruz:

"'Ayn'ulhelve Kampı'ndaki gelişmelerde yabancı eller ve onların şüpheli rollerini aramalıyız. Kurtarma araçlarının hedef alındığına da tanıklık ettik. Ayrıca fitnelere ve bazı medyaların bu süreçteki şüpheli rolüne karşı uyarıda bulunuyoruz."
Parstoday

Yorumlar