İMAM HAMENEİ'DEN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

İslam İnkılabı Rehberi İmam Hamanei, 19 Dey (9 Ocak) Kum halkının kıyamı münasebetiyle bu şehrin halkıyla bir araya geldi. 

Görüntülenme: 555 Tarih: 09 Ocak 2023 02:30
İMAM HAMENEİ'DEN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

İmam Hamanei, 19 Dey Kıyamının her yıl anıldığını ve buna devam edilmesi gerektiğini belirtti ve bu kıyam büyük bir dönüşüm olduğu için sıradan bir olay olmadığını ve tarihin dönüşüm yaratan olaylarını yaşatmanın herkesin görevi olduğunu vurguladı.

İmam Hamanei’nin konuşmasının önemli başlıkları şunlardır:

*19 Dey Kıyamını anma töreni her yıl tekrarlanır. Bu nur, gelecekte de devam etmelidir. Peki neden? Çünkü bu kıyam, büyük bir dönüşüm olduğu için sıradan bir olay değildi. Tarihin dönüşüm yaratan olaylarını yaşatmak herkesin görevidir.

*Neden 19 Dey Kıyamının dönüştürücü ve tarihi bir olay olduğunu söylüyoruz? Çünkü bu kıyam, büyük bir cihadın başlangıcıdır. Buradan itibaren ülke çapında büyük bir cihad başladı ve bu cihadın amacı, İran'ı Batı'nın midesinden çıkarmak, çarpık ve yanlış Batı kültürünün ve Batı'nın siyasi ve askeri hakimiyeti altında ezilen İran’ı çekip kurtarmak ve bağımsızlaştırmak ve İran'ın tarihsel kimliğini yeniden canlandırmaktı. İslam ve İran'ın tarihsel kimliği İslami İran'dır.

*İran'ın bu İslami kimliği kaybolmuştu. Eğer biri gelip Tahran sokaklarında yürüse, sadece Tahran'da değil, diğer birçok şehirde, hatta Meşhedimizin bazı yerlerinde yürüse, buranın İslam ülkesi olduğunu ve burada Müslümanların yaşadığını hissetmezdi.

*Batıl hareketlerin stratejisi, Yevmullah’ı gizlemek ve küçültmektir. Onların stratejisi, bu tür günlerin ve olayların yaşanmasına ve ışık tutmasına izin vermemektir. Batıl cepheye göre bu günler çoğu zaman gizleniyor, hatta inkâr ediliyor. 22 Behmen, 13, 19 Aban, 9 Behmen Tebriz olayı, Şehit Süleymani'nin cenaze günü ve Şehit Huceci’nin cenaze günü, bunların hepsi Yevmullah’tır. Bunu saklamak istiyorlar. Bu günlerin her biri birer meşaledir ve batıl cepheye göre bu meşaleler söndürülmelidir. Sizin önünüzde, bu milletin önünde, bu inkılabın önünde duran bu batıl hareket bu meşaleleri yakmaz, çünkü onları söndürmesi ve yok etmesi gerektiğine inanır.

*İş zamanında yapılmalıdır. Tevvabin İmam Hüseyin’in (a.s) intikamını almak için gelip savaşıp öldürüldüler. Hepsi öldürüldü ama tarih bunları takdir edip övmüyor. Neden? Çünkü geç kaldılar. Eğer siz kendinizi İmam Hüseyin’in (a.s) yolunda feda etmek istiyorduysanız en azından bir şeyler yapabilmek için neden Muharrem’in birinci ve ikinci günü gelmediniz? Orada duruyor ve izliyorsunuz, sonra İmam Hüseyin (a.s) şehit oluyor ve sonra içiniz yanıyor ve meydana geliyorsunuz. İşi zamanında yapmamak işte böyledir.

İş zamanında yapılmalıdır. Aklın ve şer’in bize verdiği görevi ihmal etmemeliyiz. Vakit kaybetmeden sahaya girmeliyiz. Geç kalmamalıyız. O zaman o işin önemi oranındaki tehlikeleri göze almalıyız.

*Kutsal Savunma döneminde ve Ehl-i Beyt’in türbelerini koruma görevinde şehit olan ailelerin biyografilerini defalarca okumanızı, ne zorluklara göğüs gerdiklerini görmenizi tavsiye ederim. Bu genç gözünün nuru olan sevgili karısını bırakıp kutsal savunma görevini yerine getirmeye gidiyor. Binlercesi böyle gitti, sahaya girdi peki sonuç ne oldu? Sonuç şu oldu; Saddam gibi bir deli sahaya birçok kaynakla giriyor, Amerika ona yardım ediyor, Avrupa ona yardım ediyor, NATO ona yardım ediyor, Sovyetler Birliği ona yardım ediyor, gerici Arap ülkeleri onun ayağına kum gibi para akıtıyor ama nihayetinde o hiçbir halt edemiyor ve dönüyor.

Bizim, Kutsal Savunma dönemindeki gibi sırtını imana dayayan ve İmam (r.a) gibi birinin onların elini öptüğü gençlerimiz olduğu sürece, sonuç kesinlikle ilerleme olacaktır.

Evet, bu bir taraflar savaşıydı ama bu taraflar savaşında İran kazandı. Yani, dünyanın bütün güçleri İran'ı bölmek, Huzistan'ı ayırmak, falan yeri ayırmak için el ele verdiler ama bu ülke topraklarının bir karışını bile alamadılar, bu küçük bir şey mi? Bu küçük bir zafer mi? Hareket ettiğimizde omuzumuzda bir görev hissettiğimizde, tehlikeyi kabul ediyoruz, sahaya giriyoruz, sonuç bu oluyor. Bu artık bizim tecrübe ettiğimiz bir konu.

* Son kargaşalarda da yabancı düşmanın eli apaçık ortadaydı. Şimdi bazıları inkâr etti. Düşmana yabancı denilince, bir hizbi, bir şahsı, bir grubu ve bir hükümeti devirmek için hemen inkar ediyorlar. Hayır bu sizin hatanız diyorlar. Ama hayır, yabancıların eli apaçık ortadaydı. Amerikalılar, Avrupalılar ve farklı Avrupa ülkelerinin her biri bu olaya bir şekilde, açıkça ve gizli olarak dâhil oldu. Bu olaya ve son kargaşalara kimlerin karıştığı ortaya çıktı. Bunlar görmezden gelinemez. Burada da işin en önemli kısmı tebliğ ve sosyal medyada yayılması kısmıydı.

*Sosyal medyayı gördünüz. Batı'dan yabancı medya, Arapça, İbranice ve benzerlerine kadar tüm medyada yayınlananlara şahit oldunuz. Dolayısıyla burada da ilk rol tebliğ idi. Bazı insanlar öyleymiş gibi yapmak istediler, yabancılar da bunu tebliğ ederken öyleymiş gibi gösterdiler. Yani, bu isyanlarda, birileri sokaklara çıkıp bağırıp küfrediyor, bir yerlerde cam kırıp ateşe veriyor, çöp bidonunu yakıyor vs... Bunların bir kısmı da ülkenin zaaflarına, yönetim zafiyetlerine, ekonomik zafiyetlerine ve falanca zaaflarına karşıymış gibi gösterdiler. Hayır, ben size durumun tam tersi olduğunu açıkça söylüyorum. Gelip isyan çıkaran bu insanların amaçları ülkenin zayıf noktalarını gidermek değil, ülkenin güçlü noktalarını yok etmekti.

Güçlü noktaları durdurmak istediler. Evet ekonomik sorunumuz var, şüphesiz ki halkın geçim sorunu var, çöp tenekesini ateşe vererek ekonomik sorun çözülebilir mi? Ekonomik sorun sokakta gelip isyan çıkarmakla mı çözülecek? Zayıf noktaları yok etmek istemediler, güçlü noktaları yok etmek istediler. Tabii ki bu vatan hainliğiydi ve sorumlu kurumlar vatana ihanet edenlerle ciddi ve adil bir şekilde ilgileniyorlar ve ilgilenmeliler de.

*Bir de cihad-tebyin konusu vardır. Birçok kez tekrarladım ve tekrar edeceğim. Düşmanın planlarının başında kendi tabirleriyle propaganda vardır. Propagandanın ilacı da farklı diller, farklı tabirler ve farklı girişimlerle tebyin ve açıklamadır. Gençleri etkileyen vesveseler nasıl ortadan kaldırılabilir? Copla ki kaldırılamaz. O vesveseyi tebyin ortadan kaldırabilir.

* Büyük ve dönüşüm yaratan işler yapılmalıdır. Bence yapılabilir. Mümin, çalışkan ve çaba gösteren yetkililer var ve dönüşüm yaratan işler yapabilirler. İnkılabın kendisi en büyük dönüşümdür. İnkılabın başlangıcında yapılan işlerin her biri dönüşüm yaratan işlerdi. O zorlu yolları aşabilmemizi sağlayan bu işlerdi. Bundan sonra da hem iktisat alanında, hem kültür alanında, hem güvenlik alanında hem bilim alanında ve çeşitli alanlarda dönüşüm yaratan büyük çalışmalara ihtiyaç vardır. Bence bu mümkün. Bunun için adamlarımız var, yetkililerimiz var, çok şükür ülkenin güzel gençleri var. Bu üniversitelerde ve ülke çapında birçok ilahiyat okulunda ve farklı insanlar, farklı sınıflar arasında, çalışabilecek, yenilikçi ve dönüşüm yaratan çalışmalar yapabilecek insanlar var.

rasthaber

Yorumlar