Naftali Bennett-Yair Lapid dönüşümlü kabinesinin ömrü daha bir yılını doldurmadı. Dönüşümlü ve kırılgan Bennett kabinesi haziran 2021’de orta, sağ, sol, Arap, Yahudi karışımı 8 uyumsuz partinin ortaklığı ile, sonuçsuz kalan 4 tur meclis seçiminin ardından kuruldu ve sonuç olarak Likud Partisinden olan eski başbakan Binyamin Netanyahu 12 yılın ardından İsrail rejimi başbakanlığından çekildi.
Netanyahu  başbakanlıktan çekilmenin ardından koalisyon kabinesi muhaliflerinin liderliğine soyundu ve kabinenin kırılgan olduğunun bilincinde olarak devirmesini gündemine aldı.

İdit Silman’ın 6 nisan tarihinde koalisyon kabinesinden çekilmesi ile kabinenin devrilmesi için muhaliflere bir umut ışığı doğdu. Bennett-Lapid koalisyon kabinesi Knesset meclisinde sadece bir tek oy farkı ile yani 61 oyla kurulmuştu ve Silman’ın istifası ise kabinenin mecliste çoğunluk desteğini kaybetmesine ve sandalyelerin iktidar ve muhalefet arasında 60-60 eşit şekilde paylaşılmasına sebep oldu. 
İdit Silman’ın istifası Benyamin Netanyahu  tarafından olumlu karşılandı. Bu bağlamda Netanyahu  destekçileri ile beraber Bennett kabinesine karşı protesto gösteri düzenlediler ve hükümetin yakında düşeceği tahmininde bulundular. İdit Silman’ın istifasından sadece 2 hafta sonra bu kez koalisyon ortaklarından Mansur Abbas başkanlığındaki Birleşik Arap Listesi de kabineden ayrılmaktan söz etmeye başladı.
Koalisyon hükümetinde kalmak için bazı şartlar belirleyen Birleşik Arap Listesinin isteklerinden bazıları, özellikle Mescid-i Aksa’da mevcut durumun korunması ve Yahudilerin cami avlusunda ayin düzenlemesinin yasaklanması, Arap çoğunluğu olan köylerin bir an önce resmiyete tanınması ve Nageb’de organize edilmeleri ayrıca Arap toplumda şiddet ve suç ile mücadele programın geliştirilmesidir.
Aslında İdit Silman’ın kabineden ayrılması ve Birleşik Arap Listesinin kabinede kalması için iki farklı ve çelişkili önemli konu var. 
Amerikan düşünce kuruluşu "Stratfor” bir yorumunda İdit Silman’ın kendi mantığına dayanarak istifa sebebini, Bennett kabinesinin Netanyahu‘nun Likud partisine kıyasla Yahudi kimliğine daha az vurgu yaptığı kanaatinde olduğu belirtiyor. Aslında İdit, ve Bennett kabinesinde onun gibi düşünenler ise işgal edilen topraklarda Yahudi kimliğine daha çok önem verilmesi ve ilgi duyulmasını istiyorlar.
Fakat Birleşik Arap Listesi işgal edilen topraklarda Araplara karşı şiddet ve suçun azalmasını ve de kabinede Yahudilik faktörüne daha az odaklanmasını istiyor. 

Bu iki çelişkili sebep, her şeyden önce Bennett-Lapid koalisyon kabinesinin kırılgan, renkli ve dağınık olduğunu gösteriyor.
Birleşik Arap Listesi’nin bu şartları gündeme getirmesinin sebebi ise Bennett kabinesinin son aylarda Filistinliler ve işgal edilen topraklarda yaşayan Araplara karşı uyguladığı şiddet oranıdır. Nitekim geçen Cuma gününde korsan rejim İsrail askerleri Mescid-i Aksa’da namaz kılan oruçlu Müslümanlara saldırdı, yüzlercesini tutukladı veya yaraladı.

Şiddet olaylarının yoğunlaşması ile, İsrail rejimi meclisi Knesset’te 4 sandalyesi bulunan Birleşik Arap Listesi, topluca kabineden istifa edecekleri tehdidinde bulunuyorlar. 
Birleşik Arap Listesinin Siyonist rejimin koalisyon kabinesinden ayrılması durumunda Naftali Bennett kabinesine Knesset’te 120 sandalyeden destek verenlerin sayısı 56’ya düşecek ve koalisyon kabinesi ise daha zor şartlarla karşı karşıya kalacak böylece artık resmen hiçbir yasa onaylayamaz ve erken dağılarak çöker.

parstoday