Bukeyrat, güvenlik yetki sınırlarını çok aştığını, Mescidi Aksa'da "idari durum" adını verdiği uygulamayı hakim kılmak ve böylece Mescidi Aksa üzerinde Vakıflar Dairesi'nin ve Ürdün'ün yetki sahibi olması durumuna son vermek için çaba sarf ettiğini vurguladı. 

Bukeyrat açıklamasında, işgal yönetiminin Mescidi Aksa ve çevresinde tamamen yahudi kültürünü hakim kılma arzusu içinde olduğunu, bu amaçla başvurduğu uygulamaların fiiliyattaki yahudileştirmenin de ilerisine geçtiğini hatırlatarak işgal rejiminin Mescidi Aksa'ya yönelik körü körüne sürdürdüğü düşmanlığın tehlikeli sonuçlara yol açabileceği uyarısında bulundu. 

İşgal rejiminin Aksa'ya yönelik düşmanlığının yol açabileceği sonuçlar ve bunun Kudüs'teki genel duruma yansımaları hakkında uyarılarda bulunan Bukeyrat, işgalcinin gemlenebilmesi için uluslararası düzeyde harekete geçilmesinin zorunlu olduğunu dile getirdi. 

Yahudilerin Pesah Bayramı bahanesiyle, üç günden beri Mescidi Aksa'ya yerleşimci gruplar tarafından baskınlar düzenleniyor. İşgal rejiminin polisleri ve askerleri ise onlara tahsis edilen saatlerde, onların gezecekleri ve Talmud ayinleri yapacakları alanları tamamen tahliye ediyor, buralardaki Müslümanlara şiddet uygulayarak onları zorla Kıble Camisi'ne kapatıyorlar. Bu da işgal rejiminin bir tür, zaman ve mekan yönünden Mescidi Aksa'yı paylaştırma alıştırmaları ve denemeleri olarak değerlendiriliyor. 

Filistin Enformasyon Merkezi