ŞEYH MUSA AYDIN YAZDI: ŞEHADETE İNANANLAR YENİLMEZ

 

Görüntülenme: 1221 Tarih: 30 Aralık 2021 17:20
ŞEYH MUSA AYDIN YAZDI: ŞEHADETE İNANANLAR YENİLMEZ

Bismillahirrahmanirrahim

ŞEHADETE İNANANLAR YENİLMEZ…

Musa AYDIN

Direniş cephesinin büyük komutanı Kasım Süleymani’nin birkaç yol arkadaşıyla birlikte Emperyalistler tarafından şehadet makamına erişmesi bütün dünyadaki özgür insanları ve direniş erlerini ve onlara gönül veren her kesi derin bir üzüntüye boğmakla birlikte ümmetin böyle yiğit evlatlara sahip olması, fikri hür, vicdanı hür her kesin göğsünü kabartmıştır.

Diğer yandan bu kutlu şehadet bize Kerbela’nın şahidi ve elçisi Hz. İmam Zeynelabidin’in (a.s) tarihin alnına altın harflerle yazılmış unutulmaz sözünü hatırlatmaktadır: “Allah’a hamdolsun ki düşmanımızı ahmaklardan kılmıştır.”

Yine Hz. Zeyneb-i Kübra’nın Yezid’in sarayında o meluna hitaben haykırdığı şu muhteşem sözünü: “Ey Yezit, elinden geleni ardına koyma, Vallahi bizim zikrimizi yok edemeyecek, (ceddimize inen) vahyimizi ortadan kaldıramayacaksın!”

Evet, aradan 14 asır geçmiş. Acaba unutturabildiler mi, yok edebiler mi? Hüseyn’in yaktığı İlahi meşaleyi söndürebildiler mi?

Oysa bunun için onamadıkları oyun, düzenlemedikleri komplo, başvurmadıkları entrika-hile, yararlanmadıkları imkân kalmamıştır.

Zaman ne kadar fazla geçiyorsa, Hüseynilerin hakkaniyeti ve düşmanlarının ahmaklığı daha bariz bir şekilde ortaya çıkıyor!

Hüseyni mektebin yolunu çağımızda devam ettiren “İslam İnkılabı”nı da yenilgiye uğratmak, yok etmek, ya da en azından etkisiz hale getirmek için 40 yıldır, Amerikan emperyalizmi ve yandaşları her şeytani yolu denediler. Ama sonunda yine avucunu yalayan onlar olmuş, İslam İnkılabı ve direniş cephesi, mevcudiyetini koruyup öncekinden daha güçlü bir şekilde yoluna devam etmiştir.

Dâhili satılmışları kullanıp defalarca darbe teşebbüsüne girişmekten tutun, Irak’ı kışkırtarak meydana getirdikleri 8 yıllık savaş, 40 yıldır devam eden çeşitli ve ağır ekonomik ambargolar, besleyip de içeriye sızdırdıkları terörist çetelerinin eliyle gerçekleştirdikleri terör eylemleri ve daha neler neler…

Ayrıca İslam inkılabı Filistin davasını kendine birinci dava edinen ve Emperyalistlerin ve Siyonistlerin hışmına uğrayan bütün gruplara ve ülkelere çekinmeden, saklamadan sonuna kadar destek vermiş ve bunun ağır bedellerini de ödemiş, ama hiçbir zaman doğru bildiği direniş yolundan ve direnişçileri sonuna kadar destekleme ilkesinden vazgeçmemiş, taviz vermemiştir.

Düşmanın ahmaklığının en büyük göstergesi, kırk yıldır defalarca denediği ama sonuç alamadığı yöntemleri hala denemeye devam etmesidir. Oysa denediği her yöntemin ardından inkılap erlerinin daha güçlenmiş bir şekilde imtihandan başı dik çıktığını da gözleriyle görmüş ve görmektedir.

Kimsenin şüphesi olmasın ki bu defa da aynı şey olacak ve yine avuçlarını yalayacaklar. Bu ahmaklar zannediyorlar ki şahısları ve şahsiyetleri ortadan kaldırmakla hedeflerine ulaşacaklar. Halbuki onların anlamadıkları hakikat şudur ki hedeflerine ulaşabilmeleri için Kasım Süleymanileri değil, onları yetiştiren mektebi ortadan kaldırmaları gerekir. Bunu da yapamayacaklarına göre Allah’ın izniyle avuçlarını yalamaya yine devam edecekler. Eğer tarihin Yezitleri İmam Hüseyn’i ortadan kaldırmakla Hüseyni mektebi ve Hüseyni düşünceyi yok etmeyi başarabildilerse, zamanın Yezitleri ve Firavunları da bunu başarabilirler.

Merhum İmam’ın da buyurduğu gibi “Kamusunda şehadet kavramı olan bir milletin için yenilgi kavramının hiçbir anlamı yoktur.”

Hüseyni davayı ve Kerbela’yı kendine mektep edinen bir millet, Kasım Süleymanilerden hiçbir zaman yoksun olmayacaktır.

Allah’ın izni ve inayetiyle Kasım Süleymani’nin Lübnan’dan Filistin’e, Bahreyn’den Yemen’e, Irak’tan Suriye’ye ve daha nice diyarlara ektiği izzet, onur, cihad ve şehadet tohumları yeşermeye ve mazlum halkları “Hüseyni Mektep”le tanıştırıp daha nice Süleymaniler yetiştirmeye ve müstekbirlere, Siyonistlere kan kusturmaya devam edecektir. Ve inşallah zamanla bütün Müslüman ve müstazaf halklar, onun bütün Müslümanlar ve mazlumlar için arzuladığı hedefleri benimseyip vermek istediği mesajların hakkaniyetini anlayacak ve İslam ümmetinin izzet ve saadetinden başka bir şey itemediğini idrak edecekler.

Allah-u Teala tarih boyunca, İslam için, insanlığın kurtuluşu ve ümmetin izzet ve onuru için canlarını feda eden bütün şehitlerimizi Bedir, Uhut ve Kerbela şehitleriyle haşretsin. Ve ümmet olarak azad olmuş Mescidi-i Aksamız’da vahdet namazı kılmayı hepimize nasip buyursun. Amin. 

Yorumlar