‘Uluslararası Mescid-i Aksa’ya (Kudüs’e) Doğru Yürüyüş Hareketi’ ve Çavuş (toplanma) noktası belirleme faaliyeti; yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, sünneti Rasulullah ve pak Ehli Beytin öğretilerinden neşet etmiş, alimlerimizin tavsiyesi ve öncülüğünde başlatılmış gönüllülük esasına dayanan bir HALK HAREKETİ’dir. Bu hareketin dünyadaki hiçbir kurum, kuruluş ve teşkilatla organik bir bağı yoktur. Bununla birlikte dünyada Kudüs davasına sahip çıkan tüm İslami kurumların ve milletlerin desteğine taliptir. Bu hareket İslam ümmetine ve onun imamına bağlıdır. Bu hareketin amacı; İslami şiarları ve cihanşümul Aşura mektebinin mesajlarını yayma, evrensel Erbain yürüyüşünde Kudüs Davası bilincini kuşanma, antiemperyalist ruhu özellikle de Siyonizm’le mücadele ruhunu diriltme, mazlum Filistin milletinin haklarını her alanda savunma ve İmam Hüseyin’in kanının intikamını Yezid’in asrımızdaki varisi Siyonistlerden almak için Kudüs’e doğru yürürken tüm Müslümanların vahdetini sağlamaktır. Bu çerçevede çağrımız, hangi mezhep ve meşrepten olursa olsun tüm Müslümanlara ve hatta dünyanın özgür ruhlu insanlarınadır.
Ülkemizin her şehir, ilçe ve köyünde Kudüs ve Kerbela yol güzergahları üzerinde belirleyeceğimiz Çavuş (toplanma) noktalarında Mescidi Aksa’ya ve Hz. İmam Hüseyin’e atfen diktiğimiz ve dikeceğimiz zeytin ve elma fidanları bizleri o kutsal beldelere bağlayacak bir vesile ve teberrük olacaktır. Her kutsal günde o çavuş noktalarında bir araya gelerek değerlerimize olan bağlılığımızı ilan edip maneviyatımızı canlı tutacağız. Niyet hayır akıbet hayır inşallah.
Adana'daki etkinliğe katılan müminlerden biri olan Hüseyin Ağuş bu konu hakkında sitemize duygu ve düşüncelerini anlatan şu yazıyı gönderdi:
Attığım her adımda şehitlerin mutahhar pak kanlarının Kudüs’ün geleceğini şekillendirdiğini biliyorum ve onları yad ediyorum. Kerbela yolunun Kudüs yolunun ayrılmaz bir parçası olduğunu biliyorum bir ucunda mazlum halkın feryadı bir ucunda Direniş Ruhu, bu iki feryadın adıdır Özgürlük.
Başım dik yürüyorum izzet yolunda mazlumların feryadı misali Zeynebi yürüyorum. Evi barkı virane olmuş mazlum Filistin ve Kerbela’da çadırları yağmalanan Ehlibeyt ailesi için yürüyorum, başından vurulmuş çocuklar ile boğazından oklanmış Kerbela çocuklarını düşünüyorum. Onların feryadının biteceği ana kuzularının evlerinde şen olacağı özlemiyle yürüyorum.
Filistin davası uğruna canından vazgeçen tüm yiğitlerin emaneti ile yürüyorum. Bir tarafta Şeyh Ahmet Yasin diğer tarafta aksakallı Mezahirlerin anısını canlı tutmak için yürüyorum. Nasırlanan ayaklarımın acısı lanetli yahudiye taş atan nasırlı ellerle bir bütün olup Kerbela’da kızgın kumlarda yatan canların ruhları acımı dindiriyor.
Bir tarafta mazlum çocukların feryadına yetişen Kasım Süleymani diğer tarafta İmam Hüseyin'in çocuklarına su ulaştırmak isteyen Ebulfazlul Abbas'ın bayrağı için yürüyorum.
Bir tarafta lanetli yahudiye, diğer tarafta lanetli Şimr'in zulmüne dur demek için yürüyorum. Ahiretini dünya için satan satılmış adı müslüman olanlarla, Hakk'a lebbeyk diyen bu uğurda canını cennet karşılığında satan yiğitlerin bilinmesi adına yürüyorum.
Yürüyoruz aydınlığa, ufka, geleceğe, özgürlüğe, kamil namaza, velayete ve kurtuluşa. Selam Kudüs'e ve Kerbela'ya