IRKÇI İSRAİL SURİYE'NİN KUNEYTRA BÖLGESİNDE YENİ BİR İŞGAL STRATEJİSİ İZLİYOR

img
IRKÇI İSRAİL SURİYE'NİN KUNEYTRA BÖLGESİNDE YENİ BİR İŞGAL STRATEJİSİ İZLİYOR

Irkçı İsrail, Güney Suriye’deki Kuneytra ve Golan Tepeleri çevresinde, askeri müdahaleleri toplumsal faaliyetlerle birleştiren yeni bir işgal stratejisini uygulamaya koydu.

YDH'nin haberine göre, gözetleme noktalarının inşası, altyapı çalışmaları ve nüfus politikalarıyla bölgeyi yeniden şekillendiren işgal güçleri, aynı zamanda propaganda faaliyetleri ve insani yardım girişimleriyle yerel halk üzerindeki etkisini artırıyor. Son gelişmeler, İsrail’in bölgeye yönelik yaklaşımında güvenlik odaklı savunmadan, doğrudan kontrolü hedefleyen yayılmacı bir modele geçiş yaptığını gösteriyor.

Bu yeni yaklaşım, askeri operasyonlarla birlikte toplumsal düzenlemeleri bir arada kullanarak Suriye’nin güneyinde kalıcı bir etki alanı kurmayı amaçlıyor. Son günlerde Kuneytra çevresinde artan İsrail faaliyetleri, Golan Tepeleri’ndeki askeri manevralarla eş zamanlı olarak yoğunlaştı.

Esad'ın devrilmesinden iki yıl önce başlatılan karakol inşaatları, son dönemde ek donanım ve saha çalışmalarıyla hız kazandı. Cabata el-Haşab Koruma Alanı’ndaki “Tarım Kulesi” civarında altıdan fazla ekskavatörle yürütülen kazı ve gözetleme sistemleri sayesinde yaklaşık 200 dönümlük alan doğrudan kontrol altına alındı.

İşgal güçlerinin Kuzey Kuneytra’daki Taranja köyünde çocuklarla etkileşim kurduğu görüntüler, planlı bir propaganda çalışmasının parçası olarak değerlendiriliyor. İsrail ayrıca bölgede Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) aracılığıyla tıbbi tesis kurma girişimlerinde bulunuyor, ancak bu tesislerin yönetimi tamamen İsrailli yetkililerin denetiminde.

Bölge halkına yönelik yardım programları ve medya üzerindeki kısıtlamalar, sınır köylerinde yaşayanların İsrail’e bağımlılığını artırıyor. Rejimin devrilmesinin ardından Kuneytra’da yürütülen nüfus sayımı ve yardım çalışmaları, halkın temel ihtiyaçlarını tespit etmeyi amaçlasa da, bazı yardımlar reddedildi ve halk zamanla düzenli yardım beklentisine girdi.

İsrail’in bölgedeki tarım ve hayvancılık faaliyetlerini hedef alması, zeytin ve buğday gibi temel ürünlerin el değiştirmesi ve arazilerin tahrip edilmesi, yerel topluluklar arasındaki sosyal dokuyu zayıflatıyor.

Golan Tepeleri’nde ise askeri katılım oranlarında dikkat çekici bir artış yaşandı. Savaş sonrası dönemde yaklaşık 150 Dürzi askerin İsrail ordusunda görev yaptığı, bunların 120’sinin yedek, 30’unun ise düzenli kuvvetlerde bulunduğu bildirildi. Aynı dönemde İsrail vatandaşlığı başvurularında da ciddi bir artış gözlemlendi; uzmanlara göre Dürzi toplumunun yarısının bir yıl içinde tam vatandaşlığa geçmesi bekleniyor.

Buna paralel olarak İsrail parlamentosu Knesset, Süveyda bölgesindeki Dürzilere daimi ikamet hakkı tanıyan bir yasa tasarısını gündemine aldı. Söz konusu yasa, belirli aile bağlarına sahip Dürzilere ikamet, güvenlik hizmetlerine katılım veya sivil bağış olanağı sağlıyor; tüm başvurular ise güvenlik ve siyasi değerlendirmelerden geçiriliyor.



Makaleler

Döviz Kurları

Güncel

Hava Durumu

Link kopyalandı!