Gazze Şeridi’nin batısında yer alan Şifa Hastanesi çevresinde, basın mensuplarının bulunduğu çadırlara yönelik İsrail ordusunun gerçekleştirdiği saldırıda, aralarında El-Cezire’nin tanınmış muhabiri Enes Şerif’in de olduğu beş gazeteci şehit oldu.
Tesnim'in haberine göre, “Gazze’nin Sesi” olarak bilinen Enes Şerif, daha önce evine düzenlenen bir saldırıdan sağ kurtulmuş, ancak babasını o saldırıda kaybetmişti. İsrail ordusu, saldırının gazetecileri doğrudan hedef aldığını kabul etti; ancak Enes Şerif’i Filistin direnişi ile ilişkilendirmeye yönelik temelsiz iddialar ortaya attı.
Şifa Tıp Kompleksi Müdürü, saldırıda toplam yedi kişinin yaşamını yitirdiğini açıkladı. Hayatını kaybeden gazeteciler şöyle sıralandı: Enes Şerif (El-Cezire muhabiri), Muhammed Karika (El-Cezire muhabiri), İbrahim Zaher (kameraman), Mümin Aliyve (kameraman) ve Muhammed Nufel (gazeteci ve kameraman asistanı). Bu olayla birlikte, 7 Ekim’de başlayan Gazze savaşından bu yana ölen medya çalışanlarının sayısı 237’ye yükseldi.
Hamas, saldırıya sert tepki göstererek bunu “faşist düşman ordusunun işlediği vahşi bir suç” olarak tanımladı. Hareketin açıklamasında, iki El-Cezire gazetecisinin öldürülmesinin, tüm ahlaki ve insani sınırların aşılması anlamına geldiği belirtildi. Hamas, bu saldırının Gazze’de basın sesinin susturulmasının ardından daha büyük bir katliama zemin hazırlamayı hedeflediğini ifade etti.
Filistin İslami Cihad Hareketi de saldırıyı “açık bir savaş suçu” olarak nitelendirdi. Açıklamada, gazetecilerin hedef alınmasının, İsrail ordusunun dünyanın en acımasız ve suç işlemekte sınır tanımayan ordusu olduğunun göstergesi olduğu vurgulandı. İslami Cihad, bu eylemin ateşkes ve esir takası girişimlerini reddetmenin açık bir işareti olduğunu dile getirerek, dünyanın bu suça sessiz kalmaması gerektiğini söyledi. Açıklamada ayrıca, gazetecilerin hedef alınmasının, düşmanın gelecekte işleyeceği suçlar için bir hazırlık olduğuna dikkat çekildi.