YDH'nin haberine göre, Şeyh Naim Kasım, Lübnan’ın dört bir yanında toplanan yüzbinlerce kişiye hitap ederek, Seyyid Hasan Nasrullah’ın şehadetini derin bir kayıp olarak andı. Ancak onun bıraktığı izlerin, ümmete ışık tuttuğunu ve gelecek nesillere yön verdiğini dile getirdi. Nasrullah’ın şehadetinin bir son değil, “iman ve kanla açılmış ebedi bir yolun başlangıcı” olduğunu belirten Kasım, Hizbullah’ın yürüyüşünün bu çizgiyle şekillendiğini kaydetti.
Nasrallah Filistin'i Halkın Kalbine İşledi
Nasrullah’ın Filistin’i halkın kalbine işlediğini vurgulayan Hizbullah lideri, onun önderliğinde direnişin büyük zaferler elde ettiğini hatırlattı: 1993 ve 1996’daki çatışmalar, 2000’deki kurtuluş, 2006 Temmuz Direnişi ve 2017’deki sınır zaferleri. “Hezimetler dönemi kapandı, zaferler dönemi başladı” sözünün bugün dahi hem direniş saflarında hem de düşman cephesinde karşılığını bulduğunu dile getirdi.
Nasrallah Evrensel Bir Direniş Sembolü Oldu
Kasım, Seyyid Hasan’ın liderliğinin Lübnan sınırlarını aşarak tüm dünyaya yayıldığını ve onun evrensel bir direniş sembolü haline geldiğini ifade etti. “O, ümmetin şehidi, özgür insanlara ilham veren bir önder, savaşçı, mücadele ve onurla büyüyen bir neslin kaynağıdır” dedi. Duygusal bir yeminle, Nasrullah’ın yoluna sadık kalacaklarını ve Direniş’in silahlarını asla bırakmayacaklarını vurguladı.
Seyyid Haşim Safiyüddin: Halkın Hizmetinde
Şeyh Kasım konuşmasında, Seyyid Haşim Safiyüddin’i de Direniş’in temel direği olarak andı. Onun savaşçılarla, halkın sorunlarıyla ve özellikle şehit aileleriyle yakından ilgilendiğini belirterek, Safiyüddin’in cömertliğinin ve fedakârlığının unutulmayacağını söyledi. Her ne kadar erken ayrılmış olsa da mirasının korunacağını ve yaşayacağını ifade etti.
Ebu’l-Fazl Hacı Ali Karaki: Son Ana Kadar Mücadelede
Kasım, “Ebu’l-Fazl” olarak tanınan şehit Hacı Ali Karaki’yi de andı. Karaki’nin cephelerde ön safta yer aldığını, savaşçıları hazırladığını ve şehitlerle yan yana savaştığını söyledi. Suriye’deki çatışmalarda aktif rol alan Karaki’nin, Seyyid Fuad Şukur’un şehadetinin ardından Genelkurmay Başkanlığı görevini üstlendiğini hatırlattı. Kasım, “Sen Nasrullah’ın yanında şehadet onuruna nail oldun” diyerek ona minnetini dile getirdi.
Bölgesel Savaş ve Direniş’in Kararlılığı
Şeyh Naim, İsrail’in ABD ve Avrupa desteğiyle yürüttüğü savaşın “Büyük İsrail” projesini dayatma amacını taşıdığını söyledi. Ancak bu girişimlerin başarısız olduğunu ve Hizbullah’ın tüm suikast ve savaşlara rağmen varlığını sürdürdüğünü kaydetti. Ateşkes anlaşmasına rağmen İsrail’in ihlallerini sürdürdüğünü, bunun da savaşta elde edemediklerini siyaseten kazanmaya çalışma girişimi olduğunu belirtti.
Halkın Direnişi ve Güçlü Duruşu
“Uli’l el-Bas Operasyonu” sonrasında halkın ortaya koyduğu direncin, direnişin sarsılmazlığını gösterdiğini söyleyen Kasım, milyonların katıldığı cenaze törenlerini bu kararlılığın en güçlü örneklerinden biri olarak gösterdi. Güney Lübnan’daki halkın köylerinde direniş ruhuyla ayakta kaldığını, yeniden inşa edilen 400 bin ev ve başarıyla yürütülen belediye seçimlerinin bu direnişin sivil alandaki yansıması olduğunu vurguladı.
Direniş’in Silahı Kırmızı Çizgi
ABD’nin Hizbullah’ı silahsızlandırma baskısına da değinen Kasım, bu talebin kesinlikle kabul edilmeyeceğini, “ulusal kılıfa bürünse dahi İsrail’e hizmet eden her projeye karşı duracaklarını” söyledi. Lübnan ordusunun halkına değil, gerçek düşmana karşı güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, ordunun yanında olduklarını ifade etti.
Devlete Çağrı ve Taif Anlaşması
Kasım, Lübnan hükümetine sorumluluklarını yerine getirmesi çağrısında bulundu. Yeniden inşa için bütçe ayrılması ve ulusal egemenliğin korunması gerektiğini söyledi. Taif Anlaşması’nın öngördüğü siyasi reformların hayata geçirilmesi gerektiğini hatırlattı ve seçimlerin zamanında yapılmasını desteklediklerini kaydetti.
Filistin: Direniş’in Kalbi
Konuşmasını Filistin davasına bağlayan Şeyh Naim Kasım, Gazze’deki direnişi “tüm dünya adına işgale karşı duran” bir mücadele olarak tanımladı. Şehitlerin fedakârlıklarının, silahlarını bırakmayan ve kurtuluş yolundan vazgeçmeyen bir halk sayesinde yaşayacağını belirterek sözlerini tamamladı.
