İRAN İLE SİYONİST İSRAİL ARASINDA DAHA BÜYÜK BİR SAVAŞ KAPIDA

img
İRAN İLE SİYONİST İSRAİL ARASINDA DAHA BÜYÜK BİR SAVAŞ KAPIDA

Siyonist israil’in önümüzdeki birkaç ay içinde — hatta muhtemelen bu Ağustos ayı sona ermeden — İran’a karşı yeni bir savaş başlatması muhtemel görünüyor.

Her iki ülkenin stratejik hesapları, bu savaşın önceki çatışmalardan çok daha şiddetli olacağına işaret ediyor. Bu değerlendirme, İran kökenli İsveçli uzman Trita Parsi’ye ait.

Parsi, Foreign Policy dergisinde yayımlanan makalesinde, İran’ın olası bir İsrail saldırısını beklediğini ve buna hazırlanmakta olduğunu belirtiyor.

Yazar, Tahran’ın ilk savaşta uzun vadeli bir strateji benimsediğine dikkat çekiyor; öyle ki saldırılarını uzun soluklu bir çatışma beklentisine göre planladı ve füzelerini bu doğrultuda konuşlandırdı.

Ancak bir sonraki turda, Parsi’ye göre, İran’ın baştan itibaren kesin bir saldırı başlatması muhtemel görünüyor; bu da, askeri anlamda İsrail’in üstünlüğünü kabullenebileceği yönündeki herhangi bir düşünceyi daha en baştan boşa çıkarmayı amaçlıyor.

İran asıllı İsveçli yazar, buradan hareketle, bir sonraki savaşın ilkine kıyasla çok daha kanlı olacağı sonucuna varıyor.

The Quincy Institute for Responsible Statecraft'ın kurucu ortaklarından ve icra başkan yardımcısı olan Trita Parsi, siyonist İsrail'in İran’a saldırdığında ulaşmak istediği üç temel hedefi belirledi. Bu hedefler, İran'ın altyapısını zayıflatmanın ötesine geçiyordu.

Parsi’ye göre İsrail’in birinci amacı, Amerika Birleşik Devletleri’ni İran’la doğrudan bir askerî çatışmaya sürüklemekti. İkinci hedef, İran rejimini devirmekti. Üçüncü ve belki de en uzun vadeli hedef ise, İran’ı Suriye ya da Lübnan gibi bir ülkeye dönüştürmekti; yani İsrail’in dilediği zaman, herhangi bir denetim ya da Amerikan müdahalesi olmadan hava saldırıları düzenleyebileceği bir sahaya...

Ancak yazarın analizine göre, İsrail bu üç hedeften yalnızca birine ulaşabildi.

Yazar analizinde, İsrail’in “çim biçme” stratejisine —yani askeri üstünlüğü korumak amacıyla düzenli aralıklarla yapılan önleyici saldırılara— dikkat çekerek, bu yaklaşımın, düşmanlar yeniden güçlenmeden önce daha hızlı ve sık saldırılar düzenlemeyi teşvik ettiğini vurguladı.

Parsi, ancak İran’ın ilk çatışmanın gidişatından ders çıkardığını vurguladı; olası yeni bir savaşta en başından itibaren çok daha kararlı bir şekilde karşılık vermesinin muhtemel olduğunu, böylece "uzun vadeli oyun" stratejisinden vazgeçebileceğini belirtti.

Parsi, İran stratejisindeki bu değişimin —Haziran ayındaki saldırıların ardından iç bütünlüğün pekişmesiyle birlikte— olası bir yeni çatışmayı çok daha yıkıcı hâle getirebileceğini vurguluyor.

Analiz, Trump’ı İsrail’in kendi eliyle kurduğu kademeli bir tırmanış tuzağına yakalanmış biri olarak sunuyor. Haziran ayında İsrail’e sınırlı bir destek vermiş ancak tam anlamıyla müdahil olmayı reddetmişti; şimdi ise gelecekteki herhangi bir çatışmada iki seçenekli bir yol ayrımında: Ya İran’la savaşa tam anlamıyla dahil olacak ya da İsrail’in baskılarına tamamen direnecek.

Yazar, Trump’ın İsrail’in baskılarına bir kez daha boyun eğip çatışmaya katılması durumunda, ABD’nin İran’la tam kapsamlı bir savaşla karşı karşıya kalabileceğini ve bunun Washington için Irak savaşından çok daha çetin olacağını öngörüyor.

Trita Parsi, Trump’ın geçmiş siciline bakıldığında, bu son seçeneği reddetmek için gerekli olan uzun vadeli direnci göstermekte zorlanabileceğini ifade ediyor.

Makale, İran’ın mevcut caydırıcılık temellerinin yetersizliğine işaret ederek, bu dinamiğin İran’ın nükleer politikasında değişikliklere yol açıp açmayacağı sorusunu gündeme getiriyor. Böyle bir gelişme, bölgesel güvenlik hesaplarında köklü bir değişimi beraberinde getirebilir.

Parsi’nin özellikle vurguladığı zamanlama unsuru—ABD ara seçimlerine yaklaşıldıkça siyasi hesapların giderek daha karmaşık hale gelmesi—önümüzdeki aylarda risklerin artma olasılığına işaret ediyor.

Yazarın özellikle dikkat çektiği nokta, bu analizde çatışmanın esas olarak nükleer kaygılardan ziyade bölgesel güç dengesi hesaplarıyla şekillendiriliyor olmasıdır; bu da diplomatik çözüm yollarını bir kat daha zorlaştırabilir.



Makaleler

Döviz Kurları

Güncel

Hava Durumu

Link kopyalandı!