Batı Şeria’da artan siyonist işgalci saldırıları nedeniyle 7 Ekim 2023’ten bu yana 64 Filistinli topluluktan yaklaşık 7.000 kişinin zorla yerinden edildiği bildirildi.
YDH'nin, Filistin merkezli Snd News Agency’den aktardığı habere göre, İsrail işgal güçleri ve yerleşimcilerin saldırıları onlarca ailenin evlerini terk etmesine neden oluyor.
Haberde, yaşananların Filistinlilerin kolektif hafızasında 1948’deki Nekbe’nin (Büyük Felaket) anılarını yeniden canlandırdığı vurgulandı.
Ajansın aktardığı bilgilere göre, son olarak Beytüllahim kentine bağlı Deyr Ala topluluğundan 14 aile, yerleşimci baskısı nedeniyle evlerini terk ederek komşu Kisan köyüne sığınmak zorunda kaldı.
Bölgede 15 ev ve 10 hayvan ağılı bulunduğu belirtilirken, bölge sakini Adnan Ayyaş Abiyat, saldırıların son iki haftada yoğunlaştığını, yerleşimcilerin yolları kestiğini ve su kaynaklarına el koyduğunu ifade etti. Abiyat, ailelerin göç etmeden önce resmi makamlara ve insan hakları kuruluşlarına çağrıda bulunduğunu, ancak herhangi bir müdahale gerçekleşmediğini söyledi.
Yaklaşık 40 kişinin sığındığı Kisan köyünün yalnızca 1 kilometrekare büyüklüğünde olduğu, çevresinin ise beş farklı yasa dışı yerleşim birimiyle sarılı olduğu aktarıldı. Yerinden edilen ailelerin çoğunluğunun geçimini hayvancılıkla sağladığı, ancak yeni bölgede otlak alanlarının bulunmaması nedeniyle ciddi geçim sıkıntısı yaşandığı kaydedildi.
Filistin Duvar ve Yerleşimlerle Mücadele Kurumu Orta Bölge Direktörü Salah el-Havaca, yaşananların tesadüf olmadığını belirterek, söz konusu uygulamaların İsrail işgal yönetimi tarafından sistematik biçimde yürütüldüğünü söyledi. El-Havaca, 7 Ekim’den bu yana yerleşimci saldırılarında büyük artış yaşandığını ve 2024 yılı içinde 52 yeni yerleşim noktasının kurulduğunu bildirdi. 2025’in ilk beş ayında ise 34 yeni yasa dışı yerleşim biriminin inşa edildiği kaydedildi.
Bu yapıların büyük kısmının Bedevî toplulukların yaşadığı alanlara kurulduğunu belirten El-Havaca, Batı Şeria’da 62 topluluğun tamamen ya da kısmen göç ettirildiğini açıkladı. Ayrıca, Ramallah yakınlarındaki Deyr Dibvan ve Eriha’daki el-Muarrecat bölgelerinde sırasıyla 20 ve 21 ailenin zorla yerinden edildiği, Şelal el-Avca’da 120 ailenin su kaynaklarına erişiminin engellendiği, Ayn Samiye’de ise beş kuyuya el konulduğu bildirildi.
Snd News Agency’nin aktardığı verilere göre, Batı Şeria’da yerleşimlerin planlanan toplam alanları Filistin yönetimi tarafından %7 ile sınırlı tutulması gerekirken, çoban yerleşimleri bu sınırı aşarak %14’lük bir alana yayılmış durumda. İsrail güvenlik sisteminin ise fiilen bölgenin %22’sinden fazlasını kontrol ettiği belirtiliyor. El-Havaca, İsrail’in Batı Şeria topraklarının %42’sinden fazlasına el koyduğunu ve bu bölgelerde İsrail yasalarının yerleşimciler lehine uygulandığını ifade etti.
Haberde, Filistin halkının bu baskılar karşısında toplumsal bilinçle direniş göstermesi gerektiği vurgulandı. El-Havaca, İsrail’in yerleşimci şiddetini kurumsal düzeyde desteklediğini, bunun faturasının ise Filistinlilere ödetildiğini ve direniş dışında bir seçeneğin kalmadığını dile getirdi.
Öte yandan, Bedevi Haklarını Savunma Derneği (El-Beyder) Yöneticisi Hasan Muleyhat da 7 Ekim 2023’ten bu yana 64 topluluktan yaklaşık 7.000 Filistinlinin yerinden edildiğini açıkladı. Muleyhat, bu süreci son yılların en büyük iç göç dalgası olarak nitelendirerek, özellikle Ürdün Vadisi, Kudüs çevresi, Han el-Ahmer ve Cebel el-Baba gibi bölgelerdeki tahliyelerin dikkat çekici boyutlara ulaştığını belirtti.
Muleyhat ayrıca, göç eden toplulukların altyapıdan yoksun alanlara sığındığını, hayvancılıkla geçinen toplulukların yaşam kaynaklarının yok edildiğini ve bu durumun Batı Şeria’daki Filistin varlığı için ciddi bir varoluşsal tehdit oluşturduğunu vurguladı. Filistinli yetkili kurumların göç ettirilen topluluklara yeterli destek sağlayamadığını ifade eden Muleyhat, bu insanların örgütlü yerleşimci şiddeti karşısında yalnız bırakıldığını kaydetti.