Uydu verileri, Gazze'de devam eden savaş sürecinde Mısır ve Türkiye’ye ait gemilerin, uluslararası seyrüsefer yasağına rağmen İsrail’in işgali altındaki Hayfa ve Aşdod limanlarına düzenli olarak giriş yaptığını ortaya koydu.
YDH'nin Yemen merkezli SABA haber ajansından aktardığına göre, deniz trafiğini izleyen uydu tabanlı platformlardan elde edilen veriler, bu iki ülkeye ait gemilerin söz konusu limanlara yanaşmayı sürdürdüğünü doğruladı.
Katar merkezli Middle East Eye’ın 1 Ağustos tarihli haberine göre, o gün Hayfa Limanı’na yanaşan altı gemiden dördü Türkiye, ikisi ise Mısır menşeli. Bu gemiler arasında genel kargo, konteyner ve çimento taşıyanlar bulunuyor. Aynı şekilde Aşdod Limanı da Türkiye ve Mısır limanlarından gelen gemileri kabul etmeye devam ediyor.
Özellikle çimento taşımacılığındaki artış dikkat çekiyor. Son üç aylık dönemde altı gemi, ağırlıklı olarak Mısır ile İsrail limanları arasında çimento taşımacılığı gerçekleştirdi. Savaş öncesinde Mısır limanlarına nadiren uğrayan bu gemiler, savaşın ardından rotalarını yoğun biçimde Mısır ve İsrail arasında oluşturdu.
Ağustos başında limana yanaşan iki Mısır gemisinden biri çimento, diğeri ise genel kargo taşıyordu. İsrail limanlarına yanaşan gemilerin yüzde 14’ü Mısır, yüzde 14’ü Türkiye limanlarından gelirken, kalan yüzde 72’si diğer uluslararası limanlardan geliyor.
Öte yandan, Türkiye ile İsrail arasındaki deniz trafiği de dikkat çekici şekilde devam ediyor. Uydu verileri, İsrail limanlarından Türkiye’ye doğru hareket eden 12 gemiyi tespit etti. Bu gemiler arasında konteyner gemileri, genel kargo taşıyıcıları, dökme yük gemileri, otomobil taşıyıcıları ve petrol tankerleri yer alıyor.
Mısır da İsrail’le yüksek hacimli ticaretini sürdürüyor. İsrail limanlarından Mısır’ın el-Ariş, Port Said, Damietta ve Abu Kir limanlarına toplam 15 gemi hareket etti. Bu gemilerin çoğunu genel kargo taşıyanlar oluşturdu.
İsrail, Türkiye’den araç, elektrikli alet, çelik, değerli metaller, ham petrol ve türevleri, tekstil ürünleri, inşaat malzemeleri ve bitkisel yağlar gibi çeşitli ürünler ithal ederken; Mısır’dan ise meyve, sebze, konserve meyve suyu, tuz, çimento, inşaat malzemeleri ve kimyasal maddeler alıyor. İsrail, Kızıldeniz’deki deniz ulaşım kısıtlamalarını aşmak amacıyla özellikle Port Said Limanı’na büyük ölçüde bağımlı durumda. Bu liman üzerinden gelen konteynerler, İsrail’deki nihai varış noktalarına yönlendiriliyor.
Arabi Post tarafından yayımlanan açık kaynaklı bir araştırma, 7 Ekim’de başlayan Gazze savaşından bu yana sadece İsrail ve Mısır limanları arasında gidip gelen 19 gemi tespit etti. Aynı dönemde diğer Arap ülkelerinden İsrail limanlarına herhangi bir gemi girişinin gerçekleşmediği bildirildi.
Araştırma, Mısır limanlarının Hayfa ve Aşdod limanlarına olan coğrafi yakınlığı sayesinde İsrail’e mal taşımada stratejik rol oynadığını ortaya koydu. Bu yakınlık, nakliye maliyetlerini azaltırken taşınan ürünlerin fiyatlarını da doğrudan etkiliyor.
Takip edilen 19 gemi arasında konteyner gemileri, çimento taşıyıcıları, genel kargo ve dökme yük gemileri yer alıyor. Bu gemilerin taşıdığı bayraklar arasında Panama, Liberya, İsrail, Mısır, Antigua ve Barbuda, Singapur ve Saint Kitts ve Nevis bulunuyor. Vesselfinder verilerine göre, söz konusu 12 yük gemisinin sahipleri arasında Mısır, İsrail, Türkiye, Yunanistan, Singapur, Almanya ve Kıbrıs merkezli şirketler bulunuyor.
Dikkat çeken örneklerden biri Antigua ve Barbuda bayraklı "Lucy Bochard" adlı kargo gemisi. Bu gemi 2023 yılı boyunca İsrail limanlarına 25, Mısır limanlarına ise 23 sefer yaptı. Mısır bayraklı "Pan GG" adlı gemi ise aynı yıl içinde Aşdod Limanı’na 28, Hayfa Limanı’na ise 4 kez yanaştı. Gazze savaşının başlamasıyla birlikte Mısır-İsrail ticaret hacminde belirgin bir artış yaşandığı belirtiliyor.
Savaş sürecinde en sık kullanılan ticaret rotaları ise Mısır’daki el-Ariş, Abu Kir ve İskenderiye limanları ile İsrail’in Hayfa ve Aşdod limanları arasında şekillendi.