SUUD NEOM PROJESİNİ SİYONİSTLERE PAZARLIYOR (ANALİZ)

"Washington'daki Fars Körfezi Ülkeleri Enstitüsü" bir raporda, Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman tarafından açıklanan "Neom" Projesi'nin bu genç prensin aşırı makam hırslarını gösterdiğini yazdı.
Bu enstitü ayrıca şunları vurguladı: "Bu proje, coğrafi konumu göz önüne alındığında, Arabistan'ın İsrail ile ilişkilerini normalleştirmenin bir yolu olabilecek bölgesel ortaklıklar için bir kapı olacaktır."
Bu rapora göre, Neom Projesi 3 bölgeye ayrılıyor: "Trojena" (lüks bir dağlık turizmi destinasyonu), "Oxagon" (yüzen bir endüstriyel şehir) ve "Line" (paralel gökdelenlere sahip 170 kilometre uzunluğunda lineer bir şehir)
Bu rapor, bu projede meydana gelen değişikliklerden bahsetti. Neom Projesi'nin 2017 yılında duyurulmasının ardından Suudiler büyük bir özel ekonomik bölgenin bir parçası olarak Ürdün ve Mısır'ı bu projeye bağlamayı amaçlıyorlardı, ancak bu fikir artık pek önemsenmiyor. Buna rağmen Orta Doğu'daki kilit pazarlar olarak Mısır ve Ürdün, Neom Projesi'nin sahipleri için eylemde bulunacaktır.
Bu arada, İsrail, uzun vadeli bir ortak olarak davranabilir. İşgal altındaki toprakların bu projeye coğrafi yakınlığının, Neom'un Suudi Arabistan ve İsrail arasındaki ilişkilerin nihai normalleşmesine açılan kapı olacağını gösterdiği yer.
Washington'daki Fars Körfezi Arap Ülkeleri Enstitüsü şunları da vurguladı: "Suudi veliaht, Line Projesi'ni gelecekteki kentsel topluluklar için bir model olarak görücüye çıkardı, bu şehrin tüm kentsel yönetim sistemi ve hizmetleri akıllı teknolojiye ve robot kullanımına dayalı olacaktır ve İsrail bu alanda öncü bir deneyim olaraktır."
Bu enstitünün raporuna göre, Neom Projesi'nin planlayıcıları bu projenin ayırt edici noktası olması için teknoloji ve yapay zekâ üzerine bahse giriyorlar; bu nedenle Muhammed bin Selman, 400 milyar Riyale (107 milyar dolara) yükselebilecek 300 milyar Riyal (80 milyar dolar) yatırım yapmak için planlar başlattı.
Son zamanlarda, Globes web sitesi de resmi bir Suudi kaynaktan naklen şunları ilan etti: "İsrailli iş insanları ve şirketlerin temsilcileri her gün Riyad'a geliyor ve Neom Şehri Projesi de dâhil olmak üzere büyük projelere katılıyor."
Geçen ay İsrailli medyalar "Son aylarda onlarca İsrailli iş insanı, tarım ve siber alanında muameleler uygulamak için Suudi Arabistan'a gitmiş" diye duyurdu.
Neom Projesi, Suudi veliahdın kendisini reformist bir lider olarak göstermeye çalıştığı araçlardan biri. Neom Projesi'nin reklamları ve sloganları, bazı Arap ülkelerinin İsrail rejimiyle ilişkilerini normalleştirmesiyle eş zamanlı olarak şiddetlendi.
"Neom", Suudi Arabistan'ın kuzeybatısındaki "Ta'ef" bölgesinde, ilk etabının 2025 yılına kadar açılması planlanan bir megakent inşa etme planı; 26.500 kilometrekarelik bir alana sahip olacağı söylenen bir şehir; yani New York'un 33 katı ve Katar'ın üç katı.
Neom şehrinin inşaat maliyetinin 500 milyar dolar olduğu tahmin edilmiştir ve raporlara göre Fransız şirketleri bu proje sırasında 1000 kilometrelik güneş yolu inşa etmeye başlayacak. İngiliz şirketleri de rüzgâr aracılığıyla elektrik enerjisi üretecek ve "kruvaziyer" turizm gemileri inşa edecek. Hollandalı şirketler de tamamen modern ve gelişmiş köprüler inşa ederek büyük ve yüksek binaları birbirine bağlayacak.
Suudi yetkililer tarafından dünyanın en iddialı (görkemli) projesi olarak tanımlanan Neom, Suudi Arabistan veliahdının Suudilerin petrol gelirlerine olan bağımlılığını kesme planının bir parçası. "Neom" projesinin uygulanacağı yerin bir kısmı, birkaç nesildir Suudi Arabistan, Ürdün ve Ürdün yarımadasında yaşayan ve kökenleri Suudi Arabistan'ın kuruluşundan önceki döneme kadar uzanan "El-Hoveytat" kabilesinin yaşadığı yer.
Birçok delil Muhammed bin Selman'ın Siyonist rejimle olan gizli ilişkilerini gösteriyor ve bu durum, birçok Batılı ülkenin onu bu rejimle diplomatik ilişkiler kurmaya teşvik ettiği ve onu Arabistan'ın politikalarının gerçek yaratıcısı olarak gördüğü bir sırada yaşanmaktadır; ancak Riyad'ın Tel Aviv ile ilişkilerinin normalleştirilmesi, bin Selman'ın hâlâ kolayca yapamayacağı büyük bir zorluk; bin Selman'ın endişesi, bölgedeki Arap milletleri arasındaki, özellikle Filistinlilerin gözündeki konumu ve etkisi ve bu pozisyonun kaybedilebileceğinden kaynaklanıyor.

tesnim

SİYONİST REJİM, 25 Ekim 2022 10:06