Siyonist medya, İsrail’e yönelik siber saldırıların devam ettiğini ve ülkenin İran kaynaklı en şiddetli siber saldırılar altında olduğunu duyurdu.
Qodsna'nın aktardığına göre, İbranice yayın yapan haber-analiz sitesi Şomrim News, bu konudaki haberinde, İsrail ile İran arasında hâkim olan kırılgan ateşkes ortamına rağmen İsrail’in şimdiye kadar hiç durmayan son derece yoğun ve gelişmiş siber saldırılara maruz kaldığını, bu saldırıların bir kısmının boyutları ve etkileri hakkında ise hâlâ bilgi sahibi olunmadığını yazdı.
Haberde şu ifadelere yer verildi: Gazze’de savaşın sona ermesi ve Lübnan ile İran cephesinde ateşkes anlaşmalarının sağlanması, sahadaki silah seslerini ve patlamaları susturdu; ancak İsrail’e yönelik devam eden siber saldırıları bir an olsun durdurmadı. İranlı hackerların faaliyetlerinden kaynaklanan saldırılar sürüyor ve çok sayıda tanıklığa göre son dönemde daha da genişledi.
Kamuoyunun gözünden uzak yürütülen bu gizli faaliyetlerin, İsrail açısından doğrudan güvenlik sonuçları bulunuyor.
Bu medya kuruluşunun itirafına göre, Temmuz 2024 ile Haziran 2025 arasındaki faaliyetleri izleyen Microsoft’un son raporu, İsrail’in siber saldırı sayısı bakımından İngiltere ve ABD’den sonra üçüncü sırada yer aldığını ortaya koyuyor.
Rapora göre, dünya genelindeki tüm siber saldırıların yüzde 3,5’i İsrail’i hedef alıyor ve savaşın sona ermesi dahi bu saldırıların yoğunluğunu ve şiddetini azaltmış değil.
Örneğin, Ekim ayının sonlarında İranlı “Cyber Storm” adlı siber korsan grubu, Demir Kubbe ve Davud’un Sapanı gibi askeri sistemlerin yapımında rol alan şirketler de dahil olmak üzere 17 İsrailli güvenlik şirketinin sistemlerine sızdığını duyurdu.
İranlı grup, bu siber saldırının İsrail’in ateşkes anlaşmasını ihlal etmesine misilleme olarak gerçekleştirildiğini vurguladı ve söz konusu şirketlere ait güvenlik kameralarından alınan görüntüleri sosyal medya hesaplarında yayımladı.
Bununla birlikte, güvenlik şirketlerine yönelik sızmanın tam boyutu ve verilen zararın miktarı henüz netlik kazanmadı. Ancak hacker grupları, iddialarını doğrulayan kanıt ve belgeler yüklediklerini belirtiyor.
Örneğin, bu grup, İsrail Savaş Bakanlığı ile iş birliği yapan özel bir şirketin sistemlerine yaklaşık bir buçuk yıl boyunca erişim sağladığını iddia etti.
Bu iddiayı doğrulamak amacıyla, şirkete ait güvenlik kameralarından alınan; insansız hava araçlarını, askeri bir araca ait şemaları ve çalışanlara ilişkin verileri gösteren görüntüler paylaşıldı.
İsrail’e yönelik bir diğer siber saldırı örneği ise yaklaşık bir ay önce, çeşitli şehirlerdeki otobüs duraklarında bulunan genel adres sistemlerinin hacklenmesi oldu.
Siber saldırılar yalnızca sunucular ve şirketlerle sınırlı kalmıyor. İsrail Siber Dairesi, kısa süre önce İran’la bağlantılı olduğu belirtilen “Charming Kitten” adlı bir başka grubu tespit etti. Bu grubun karmaşık siber operasyonlar yürüttüğü bildirildi.
Söz konusu hackerlar, üst düzey güvenlik ve siyasi yetkililer ile aileleriyle iletişime geçti; ana operasyonlarını gerçekleştirmeden ve kişisel bilgileri çalmadan önce günler boyunca hedefleriyle kişisel ilişkiler kurmaya çalıştı.
İsrail Siber Dairesi’nin raporunda şu ifadelere yer verildi: “Bu grubun amacı, ihtiyaç duyulan kişi veya kuruluşlar hakkında casusluk yapmaktır. Grup operatörleri, yaygın kimlik avı yöntemleri yerine, hedefleriyle günler ya da haftalar süren, gerçekmiş gibi görünen ilişkiler kurmaktadır… Şu anda faaliyetlerini WhatsApp üzerinden genişletiyorlar; bu da onlara bir aşinalık ve güven ortamı sağlıyor ve zararlı unsurları başarıyla sisteme enjekte etmelerine olanak tanıyor.”
Bu İsrail medyasına göre, İran’la bağlantılı üçüncü bir hacker grubu ise “Hanzala Hack Team” olarak biliniyor.
Bu grup, siber saldırılarında farklı bir strateji izliyor.
Bu grubun siber saldırıları bilgi toplama amacı taşımıyor. Ancak son dönemde, güvenlik kurumlarıyla bağlantılı olduğu öne sürülen İsraillilere dair bazı ayrıntıları yayımladı.
Grup, 8200 biriminde görev yaptığını iddia ettiği İsraillilere ait ayrıntılı profillerin yer aldığı bir listeyi, tehdit mesajları ve bu kişiler hakkında bilgi sağlayanlara 10 bin dolarlık ödül vaadiyle birlikte yayımladı.
“Adalet İçin Ceza Hareketi” adlı bir başka grup ise İsrailli akademisyenlerin isimlerini yayımlayan bir internet sitesi kurdu ve evlerinin dışına broşür asılmasından daha sert eylemlere kadar uzanan yöntemler için ödüller belirledi.
İsrail medyası haberin sonunda şu sonuca varıyor: Artan bu saldırılar, siber uzayın İsrail ile İran arasındaki mücadelenin ayrılmaz bir parçası haline geldiğini gösteriyor. Bu alan, ateşkesten etkilenmiyor ve çatışmaların şiddeti azalsa bile aynı şekilde varlığını sürdürüyor.
www.kudusgunu.com
