ANADOLU SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDAN HÜKÜMETE GAZZE ÇAĞRISI

Türkiye’nin farklı illerinde faaliyetlerde bulunan iki bine yakın sivil toplum kuruluşunun kendi illerinde oluşturdukları platformların temsilcileri 31 Ocak ve 01 Şubat 2024 tarihleri arasında Ankara’da, Anadolu Sivil Toplum Kuruluşları adı altında iki gün süren istişari görüşmelerde bulundular. 

Görüntülenme: 521 Tarih: 02 Şubat 2024 16:51
ANADOLU SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDAN HÜKÜMETE GAZZE ÇAĞRISI

Platformlar yaptıkları istişarelerin neticesinde STK temsilcileri hükümete ve kamuoyuna yönelik olarak beklentilerini ifade ettiler.

Açıklamada, terörist İsrail rejimi tarafından yaklaşık 4 aydır Gazze’de yüzyılın en büyük zulmü ve katliamı gerçekleştirdiğini, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar sistematik olarak işlendiğini, soykırım suçunun bütün unsurlarının gerçekleştiği saldırılar devam ettiğini belirttiler.

Bu süreçte özellikle ABD’de ve Avrupa’nın birçok ülkesinde vicdan sahibi insanların İsrail vahşetine karşı yaptıkları toplantı ve gösteriler yasaklanmaya, gazeteciler susturulmaya, katliamı gündeme getiren ünlü isimler baskılanmaya, sosyal medya kısıtlanmaya çalışıldığının altı çizildi..

Aksa tufanının başladığı günden itibaren açıkça görüldüğü üzere uluslararası hukuk ve insan hakları koruma mekanizmalarının felç olduğunu, söz konusu İsrail olduğunda İnsan hakları temelinde tüm uluslararası anlaşmaların getirdiği yükümlülüklerin yok sayıldığının altı çizildi.

Anadolu Platformları, “BM  tüm kurumlarıyla işlevsiz hale gelmiştir. İnsan haklarını koruma amacıyla inşa edildiği ifade edilen bütün uluslararası kurumların ve mekanizmaların sadece emperyalistlerin hizmetinde olduğu bir kez daha tartışmasız şekilde görülmüştür” dedi.

SOMUT ADIMLAR ATILMALI

Plaform temsilcileri; ülkemizde ve tüm dünyada bütün sağduyu ve ateşkes çağrılarına rağmen Gazze şeridinde ve etrafı mübarek kılınmış topraklarda soykırım uygulayan siyonistlere ve onların işbirlikçilerine karşı somut adımlar atılmasının kaçınılmaz olduğunu belirttiler..

Bu büyük katliam karşısında Filistinli kardeşlerimiz için acımasız ve vicdansız emperyalist ülkelerden ve onların kurumlarından merhamet dilenmenin milletin ve ümmetin izzetini zedelediğini ifade ettiler.

Bu haysiyetsiz gidişatı değiştirecek tek şeyin, vicdan sahibi halkların ve Türkiye'nin tarihi ve insani sorumluluğunu kuşanarak sonuca yönelik somut eylemleri acilen hayata geçirmesi olduğunu söylediler.

Bütün bölgeyi tehdit eden işgalci İsrail’in ve destekçilerinin uyguladıkları bu soykırıma karşı suskun veya pasif kalmayı tarih asla affetmeyeceğinin altı çizildi.

Sivil toplum kuruluşları ve Anadolu Sivil Toplum Platformları hükümetten ve kamuoyundan aşağıda belirtikleri adımların acil olarak atılmasını beklediler: 

1. Gazze direnişinin Türkiye’nin Milli Güvenliği açısından da önemi dikkate alınarak bedeli ne olursa olsun, insani yardımların bölgeye ulaşmasının önündeki tüm engellerin kaldırılması için derhal harekete geçilmeli ve inisiyatif alarak uluslararası kurumlar da hareke geçirilmelidir.

2. Acil ateşkesin sağlanması ve İsrail’in Gazze’yi tamamen terk etmesi için siyasi ve diplomatik bütün kanallar kullanılmalıdır.

3. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin İsrail aleyhine Lahey Uluslararası Adalet Divanı’nda açmış olduğu Soykırım davasına ve bundan sonra açılacak bütün davalara bir an önce müdahil olmalıdır.

4. Filistin Halkına karşı gerçekleştirilen Soykırım suçunun sorumluluğunu Netenyahu hükümetine yıkma kolaycılığına kaçmayıp, Siyonist İsrail’in tüm unsurlarıyla bir terör ve işgal rejimi olduğu gerçeği tüm platformlarda dillendirilmelidir.

5. Apartheid anlayışa sahip İsrail rejimi ile yapılmış siyasi, askeri, ekonomik ve ticari bütün anlaşmalar fesh edilmelidir. Adana İncirlik'te ve Malatya Kürecik'te yer alan Amerikan üsleri derhal kapatılmalı,

başta İskenderun limanı olmak üzere tüm limanlarımızdan İsrail’e yapılan tüm ticari faaliyetler sonlandırılmalıdır.

6. İsrail ordusunda askerlik yapan TC vatandaşları hakkında Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 29. Maddesi gereğince işlem yapılmalı ve vatandaşlıktan çıkartılmalıdır.

7. Siyonizmin en büyük can damarı olan ekonomik gücünü baltalayacak boykot bir silah olarak kullanılmaya devam ettirilmeli, boykot bir yaşam biçimine dönüştürülmelidir.

Sivil toplum Platformları, Gazze’nin izzetli halkı Batı Emperyalizminin koşulsuz desteklediği İşgalci İsrail vahşetine karşı Müslümanca direniş ortaya koyduklarını ve  koymaya devam ettiklerini, bizler de insan ve Müslüman olmamızın gereği olarak her türlü zulüm ve haksızlığa karşı tavır almak, üzerimize düşeni yapmak zorunda olduklarını söylediler.

Bu bağlamda ulusal ve uluslararası çapta Filistin’e destek kampanyaları istikrarlı bir şekilde sürdürülmesi gerektiğini, toplumun tüm unsurları bu kampanyalara paydaş haline getirilmesi gerektiğini ayrıca Filistin'li kardeşlerimizin haklı davalarında sonuna kadar yanlarında olduğumuzu hissettirecek eylemler her fırsatta gerçekleştirilmesi gerektiğini vurgulandı.

Anadolu Sivil Toplum Platformları’nı oluşturan STK temsilcileri tüm insanlığı bu soykırıma dur demeye ve sorumluluk almaya davet ettiler.

hertaraf.com

Yorumlar