İzzet Er-Rişk: 'İşgalci esirlerin açlığa kadar sürüklenmiş olması bizi üzmektedir. Ancak bu konuda tam sorumluluk, halkımıza karşı açlık ve susuzluk savaşı başlatan Netanyahu ve Nazi hükümetine aittir.'
Hamas yetkilisi İzzet er-Rişk: 'Direnişçiler, ellerindeki esirlere dinlerinin öğretileri ve insanî değerleri gereği muamele ediyor; onlara yediklerinden yediriyor, içtiklerinden içiriyorlar. Bu, halkımızın tüm kesimlerinde de böyledir.
Dünya, geçmiş takas operasyonlarında, işgalci esirlerin direnişin elinden fiziksel ve psikolojik açıdan sağlıklı şekilde çıktıklarına şahit oldu. Bugün ise onlar açlık, zayıflık ve kilo kaybı yaşıyor; tıpkı onları esir alanlar gibi. Bu manzara, kuşatma altındaki halkımızla onları aynı karede buluşturuyor.
Netanyahu’nun halkımıza uyguladığı zalim kuşatma, esirlerini de içine alacak şekilde genişledi. Onlar da bu vahşi aç bırakma politikasından nasibini aldı.
Gazze’deki çocukların, yaşlıların ve kadınların yüzlerindeki açlık görüntüsü, asker “Eyvatar David”in görüntüsünden önce gelir ve Gazze’de kıtlık olmadığını iddia edenlere verilmiş kesin bir cevaptır.
Gazze’nin vahşice aç bırakılması, bir yönüyle Netanyahu’nun, yerlerini tespit edemediği ve bombardımanla öldüremediği esirleri açlıktan öldürerek esirler meselesini kapatma arzusunun bir tezahürüdür.
İşgalci esirlerin açlığa kadar sürüklenmiş olması bizi üzmektedir. Ancak bu konuda tam sorumluluk, halkımıza karşı açlık ve susuzluk savaşı başlatan Netanyahu ve Nazi hükümetine aittir. Bu savaşın etkileri onların esirlerine kadar ulaşmıştır.
www.kudusgunu.com