MENA Unleashed’in Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki siyasi ekonomi üzerine yayımladığı kapsamlı analizine göre, İsrail rejiminin yakın zamanda geri çektiği resmi bir belge, savaşın yalnızca cephede değil, aynı zamanda ekonomik cephede de kaybedildiğini ortaya koyuyor.
YDH'nin haberine göre, söz konusu belgede, yerleşimciler tarafından savaş nedeniyle toplam 41 bin 651 tazminat başvurusu yapıldığı belirtiliyor. Üstelik bu sayı, İran’ın son saldırılarını ve birçok cephe hattından gelen raporları içermiyor. Yine de, eksik haliyle bile, İsrail’in derinleşen bir mali ve idari krizle karşı karşıya kaldığı net bir şekilde anlaşılıyor.
Başvuruların ayrıntıları incelendiğinde, 32 bin 975’inin binalara, 4 bin 119’unun araçlara ve 4 bin 456’sının ekipman ve içeriğe ilişkin olduğu görülüyor.
Veriler, teknik bir aksaklıktan ziyade, sistemsel bir çöküşe işaret ediyor. Yalnızca Tel Aviv’den 26 bin 84 başvuru yapılmış olması, toplamın yüzde 62’sini oluşturuyor. Buna karşılık, Hizbullah’ın haftalarca saldırdığı Kiryat Şimona’dan yalnızca dokuz başvuru gelmiş. Diğer kuzey ve güney bölgeler de ya eksik temsil edilmiş ya da tamamen kayıtlarda yer almamış.
Yetkililer, hâlâ bildirilmeyen binlerce hasarlı bina olduğunu itiraf etti. Gerçek başvuru sayısının 150 bini geçtiği tahmin ediliyor. Bu durum, ülkenin ekonomik yapısının ciddi bir çöküş sürecine girdiğine işaret ediyor.
Devlet, süreci yönetmek için 140 saha ekibini ve otellerde konuşlandırılan 12 yetkiliyi devreye soktu. Ancak bu çaba, bir güç göstergesi değil; aksine devletin içine kapanarak sivil zararı sınırlamaya çalıştığını gösteriyor.
Bu krizin üzerine, Savaş Bakanlığı operasyonların devamı için 60 milyar şekel tutarında ek kaynak talep etti. Maliye Bakanlığı ise bu talebe direnince, mühimmat kıtlığı, tedarik zinciri sorunları ve bütçe kaosu, İsrail hükümetini iki seçenekle baş başa bıraktı: Ya savaş devam edecek ve sistem çökecekti, ya da ateşkes gündeme gelecekti. Sonuç olarak, İsrail yönetimi ateşkes için ABD’ye talepler sunmak zorunda kaldı.
Belgenin apar topar geri çekilmesi, içeriğinin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha kanıtladı. Kayıtlar, İsrail’in savaş gücünü sürdürmekte yalnızca dış saldırılarla değil, iç ekonomik ve toplumsal baskılarla da baş edemediğini gözler önüne serdi.
İran’la savaşın durmasının nedeni, askeri hedeflere ulaşılması değil; ekonomik kaynakların tükenmesiydi. Uzmanlar, ateşkesin kalıcı olmayacağı ve gerekli bütçe sağlandığında İsrail’in yeniden saldırgan bir stratejiye döneceği uyarısında bulunuyor.
MENA Unleashed analizini şu ifadelerle sonlandırıyor: “Belgeler, İsrail’in artık sadece askeri değil; ekonomik, kurumsal ve toplumsal engellerle de sınırlı bir harekât kapasitesine sahip olduğunu gösteriyor. Bu çatışma, rejim halkının taleplerinden daha hızlı yıkımı finanse edemediği için durduruldu.”