İsrail’de Kanal 13’te yayınlanan Raviv Drucker’in sunduğu Ezor Milhama programında, kamuoyundan gizlenen pek çok stratejik noktanın da vurulduğu ortaya çıkarıldı.
YDH'nin haberine göre, İran’ın ırkçı İsrail’e düzenlediği yüksek hassasiyetli balistik saldırılar, yalnızca fiziksel hedefleri değil, aynı zamanda ülkenin stratejik sinir hatlarını da hedef aldı. İsrail’de Kanal 13’te yayınlanan Raviv Drucker’in sunduğu Ezor Milhama programında, kamuoyundan gizlenen pek çok stratejik noktanın da vurulduğu ortaya çıkarıldı. Programda, İran’ın son saldırılarındaki hedef belirleme kapasitesi, yarattığı stratejik zararlar ve açıklanmayan detaylar detaylı biçimde ele alındı.
Özellikle Weizmann Bilim Enstitüsü kampüsüne isabet eden füzeler, hem sembolik hem de bilimsel düzeyde büyük bir şok etkisi yarattı. Enstitü Başkanı Prof. Alon Chen, saldırının sadece bir kampüse değil, ülkenin bilimsel altyapısına yönelik bilinçli bir darbe olduğunu vurguladı.
Chen, “Saldırılar tam olarak bilimsel kalbimize yöneltildi. İranlılar hedeflerini çok iyi seçmişti,” diyerek, laboratuvarlarda yıllarca biriktirilen örneklerin ve gelişmiş ekipmanların kaybının maddi olarak ölçülemeyecek kadar büyük olduğunu ifade etti. “Bazı cihazlar tekrar alınabilir; ama on yıllarca toplanan verileri geri getirmenin hiçbir yolu yok,” sözleriyle kaybın boyutuna dikkat çekti. Enstitüde yeniden yapılanma sürecinin 1,5 ila 5 yıl süreceği tahmin ediliyor.
Raviv Drucker, programda askeri sansür nedeniyle kamuoyunun saldırıların gerçek boyutunu tam olarak öğrenemediğini ve aslında İsrail’de pek çok stratejik noktanın vurulduğunu dile getirdi. Weizmann saldırısının açıklanan birkaç örnekten biri olduğuna değinen Drucker, pek çok askeri üs ve stratejik tesisin sessizlik içinde hasar gördüğünü söyledi.
“Biz şu an sadece Weizmann Enstitüsü’nü konuşuyoruz, ama çok daha fazla yer vuruldu. Kamuoyu, İran’ın ne kadar isabetli saldırılar düzenlediğini ve yarattığı tahribatı tam olarak idrak edemiyor,” ifadelerini kullandı.
Programda ayrıca, saldırılar sonucu 50 bin binanın hasar gördüğü, 4 ila 5 bin binanın ise tamamen yıkıldığı bilgisi paylaşıldı.
Elde edilen bulgular, İran’ın saldırılarının rastgele değil, aksine İsrail’in askeri, istihbarat ve sembolik stratejik hedeflerine yönelik planlı, hassas ve eşgüdümlü operasyonlar olduğunu gözler önüne serdi.
Weizmann’a düzenlenen saldırı, kamuoyunun bilgi sahibi olabildiği ender örneklerden biri olarak öne çıkarken, açıklanmayan saldırılar nedeniyle İsrail toplumu, karşı karşıya kaldığı tehdidin tam boyutunu göremiyor.