Yerel kaynaklar, Filistin direniş gruplarının kısa süre önce Beyrut’ta bir araya geldiğini duyurdu. Toplantıya Filistin İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Ziyad en-Nehale, Hamas Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Genel Sekreter Yardımcısı Cemil Mezher ve diğer bazı önemli figürlerin katıldığı belirtildi. Sawa haber ajansına göre direniş liderleri, Filistin'deki güncel gelişmeleri ve artan Siyonist saldırganlığa karşı koymanın yollarını ele aldılar. Yapılan açıklamada “Üç grup arasında tüm konularda her türlü koordinasyonun güçlendirilmesi ve saha birliğinin direnişin tamamıyla sürdürülmesi konusunda mutabakata vardılar” denildi. Direniş liderlerinin ayrıca İsrail'in suikast tehditleriyle mücadele yollarını ve Batı Şeria'yı ilhak etme ve Mescid-i Aksa gibi kutsal mekanlara saldırı planlarını ele aldıkları kaydedildi. “Batı Şeria'daki Direnişi tırmandırmaktan başka çare yok” Bu arada Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Sekreter Yardımcısı Cemil Mezher, Beyrut’ta yapılan toplantı ve Batı Şeria'daki son gelişmeler hakkında konuştu. El-Meyadin’e konuşan Cemil Mezher, Filistinli grupların, Batı Şeria'daki Direnişi tırmandırmaktan başka seçeneğinin olmadığını söyledi. Mezher Hamas, İslami Cihad ve Halk Cephesi liderleriyle Beyrut'ta yapılan toplantının önemine de değinerek, "Lübnan başkentinin direnişin kuluçka merkezi olduğunu” vurguladı. Filistin ulusal davasını tehdit eden ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya olduklarını belirten Mezher, "işgale karşı direnişi artırmalıyız" dedi. Savaş cephesinde birliğin güçlendirilmesinin, direnişçilerin işgale karşı korunması açısından önemli olduğunu vurgulayan FHKC yetkilisi, “İsrail düşmanı, Batı Şeria'daki baskınlar ve tutuklamalar yoluyla direnişi zayıflatabileceğine inanıyor. Yüzlerce gencin Direniş güçlerine katılması ile düşmanın Batı Şeria'daki tüm girişimleri başarısızlıkla sonuçlanıyor” dedi. "Batı Şeria'da Direnişin devam etmesi, tırmanması ve gelişmesi, düşmanı geri çekilmeye zorlayabilir" diyen Mezher, işgalle yapılan güvenlik anlaşmalarının sona erdirilmesi ve ulusal mutabakata teslim edilmesinin gerekliliğine işaret etti. Mezher ayrıca Suudi Arabistan’ın, Arap ve İslam dünyası içinde merkezi bir role sahip olduğunu ve normalleşmeye katılımının büyük zarara neden olacağını vurguladı.

Kudüs Haber Ajansı - KHA | kudushaber.com.tr