Cebbarin, bugün (18 Aralık Pazar) konuyla ilgili yaptığı açıklamada, El-Hammuri’nin Kudüs’ten uzaklaştırılmasının işgal rejiminin Filistinlilere ve cinayetlerine karşı çıkan özgür seslere uyguladığı keyfi davranışın boyutunu gösterdiğini ifade etti.
 

İşgal rejiminin kararından vazgeçmesi için yapılan tüm çağrılara kulak tıkadığını ve uluslararası hukuku görmezden geldiğini belirten Cebbarin, uluslararası toplumun işgalcilerin cinayetleri karşısındaki sessizliği ve çifte standardı sebebiyle işgal rejiminin vurdumduymaz tavrının beklenen bir şey olduğunu dile getirdi.
 

Cebbarin, 30 yıl önce Filistinli liderleri ve önde gelen isimleri Merc Ez-Zuhur’a sürgü etme planının başarısız olması gibi bugün de işgal rejiminin Avukat El-Hammuri’yi sınır dışı ederek Filistinlilere gözdağı verme girişiminin ve Yahudi yerleşimcilerin Mescid-i Aksa’ya yönelik planlarının başarısız olacağını kaydetti.
 

İşgal yönetimi, Ed-Damir İnsan Hakları ve Esirlere Destek Müessesesi’nde görev yapan insan hakları savunucusu Avukat Salah El-Hammuri’yi bu sabah erken saatlerde Fransa’ya sınır dışı etti.
 

İşgal güçleri, Fransız vatandaşlığı da bulunan Avukat Salah El-Hammuri’yi 7 Mart’ta gözaltına almış ve o günden bu yana herhangi bir yargılama olmadan idari hapis cezasıyla esir tutmuştu.
 

İsrail hükümeti hukuk müsteşarı ve yargı bakanı, geçen yıl Ekim ayında işgal rejimine bağlılığını ihlal ettiği gerekçesiyle El-Hammuri’nin İsrail vatandaşlığını iptal ederek Filistinli avukatı Kudüs’te ikamet hakkından mahrum etti.
 

İşgal rejiminin Avukat Salah El-Hammuri’nin eşini de Kudüs’ten uzaklaştırdığı belirtildi.
 

Avukat El-Hammuri’nin ayrıca 2005-2011 yılları arasında işgal rejimi zindanlarında esir tutulduğu ve mahkumiyetinin bitmesine az bir süre kala esir takası anlaşmasıyla özgürlüğüne kavuştuğu bildirildi.

Filistin Enformasyon Merkezi