İSRAİL-HİZBULLAH SAVAŞININ YILDÖNÜMÜNDE NASRALLAH HANGİ MESAJLARI VERDİ?

 

Görüntülenme: 2363 Tarih: 14 Temmuz 2019 10:13
İSRAİL-HİZBULLAH SAVAŞININ YILDÖNÜMÜNDE NASRALLAH HANGİ MESAJLARI VERDİ?

Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah dün akşam el-Meyadin TV kanalına 33 Günlük Savaşın 13. yıldönümü dolaysıyla yaptığı açıklamada, bu savaşın Lübnan ve bölge üzerindeki etkisini izah etti. Nasrullah'ın sözlerinin en önemli boyutu, direniş cephesinin geçen 13 senede caydırıcılık ve taarruz gücü ve kabiliyetinin artmasına yönelik vurgusu oldu. Geçen 13 senede Lübnan'da yaşananlar, Hizbullah'ın varlığıyla yerli güvenliğin şekillenip, gelişmesiydi. Suudi Arabistan dahil bazı Arap ülkeleri, kendi güvenliğini ABD'nin desteğine bağlar ve bu nedenle Washington'a dev ödemeler yaparken, Lübnan, Hizbullahı'yla kendi güvenliğini sağlamak için hiçbir dış güce bağımlı değil. Bu bağlamda açıklama yapan Hizbullah Genel Sekreteri Nasrullah, "Eğer Hizbullah olmasaydı, Lübnan'ın güç unsurlarından biri olmazdı." dedi. Aslında Lübnan'ın güvenliğini temin eden husus, Hizbulah'ın varlığı ve gücünün takviye edilmesidir. ABD'nin Hizbullah'a karşı düşmanlığının esas sebebi de, Hizbullah'ın Lübnan'ın Washington'a bağımlı haline gelmesine engel olması ve daha da güçlenerek, İsrail'i endişelendirmesidir. ABD artık, Hizbullah'ın artagelen gücünü itiraf etmek zorunda kalmıştır. Bu nedenle son sıralarda, Hizbullah mensubu bazı milletvekillerini yaptırım listesine aldı. Nasrullah, ABD'nin yeni yaptırım kararı hakkında ise, "Hizbullah 80'li yıllardan beri ABD'nin yaptırım listesinde yer almaktadır. Yaptırımlara rağmen direniş daha da güçlenmiştir. Yeni sayılan konu parlamento üyelerini yaptırım listesine almasıdır. Bu, Lübnan milletvekilleri ve hükümetine yapılmış bir hakarettir." Dedi. Hizbullah Genel Sekreteri'nin dün yaptığı açıklamalarındaki 3. konu ise, bölgede güç dengenin direniş cephesinin lehine değişmesidir. Günümüzde direniş cephesi Batı Asya'da hiçbir gücün bu cephenin aktörlerine saldırmaya cesaret etmeyecek kadar güç kazanmış bir konumdadır. Bu doğrultuda Nasrullah şöyle diyor: "Birincisi şu ki, direniş cephesi geçen 13 senede gerek nitelik gerek nicelik açısından geniş şekilde ilerleme kaydetmiştir. Hatta İsrail, bunu itiraf ediyor. İkinci nokta ise, 2006 yılında "Bent Cebil'de" İsrail'in örümcek yuvasından daha zayıf olduğunu söylemiştim ve geçen 13 senede bu söze olan inanç ve güvenim arttı." Lübnan Hizbullah Hareketi Sekreteri sözlerinin devamında, Yüzyılın Anlaşması'nın başarısızlığına vurgu yaptı. Filistin'e dayatılan 'Yüzyılın Anlaşması'na ve Trump'ın danışmanı Kushner'in bu projenin yenilgisini zımni olarak itiraf etmesine işaret eden Nasrallah, söz konusu anlaşmanın başarı faktörlerinden yoksun olduğundan, başarısızlıkla sonuçlanacağını ifade etti ve kınadı. Nasrullah bu bağlamda şöyle dedi: Biz Yüzyılın Anlaşması'nın başarısız olacağına inanıyoruz. Siz asla İslam ve Hristiyan kutsallarının İsrail'e verilmesini kabul edecek hiçbir Filistinli ya da Müslüman, veyahut Hristiyan hatta Arap bulamayacaksınız. İşte bu Yüzyılın Anlaşması'nın esas zayıf yanıdır. Nasrallah, ABD'nin İran'a yönelik baskıları ve yaptırımlarına işaretle, 'İranlılar asla muhasara ve yaptırımlara teslim olmaz' dedi. Amerikalıları İran aleyhinde her hangi bir maceracılığa girmesi konusunda da uyaran Nasrallah, 'İran aleyhinde bir savaş çıkarsa bütün bölge o savaşın ateşinde kalır ve Tahran yalnız kalmaz' diyerek, 'İran aleyhinde savaş açan bir ülke kesinlikle onun bedelini öder' uyarısında bulundu. Nasrullah'a göre, İran'a karşı savaş, tüm bölgede savaşın başlamasıdır. Tüm bölgede savaş demek, ABD'nin bölgedeki müttefikleri ve üslerinin hedef alınması demektir. Hizbullah Genel Sekreteri açısından ABD herkesten ziyade İsrail'den endişe duyuyor ve Arap müttefiklerinin güvenliği Washington için İsrail ile mukayesede pek bir önem arz etmiyor. Nasrullah bu bağlamda da şu ifadeleri kullandı: "İran'a karşı savaşı engelleyen şey, Suudi Arabistan'ı yok etmek tehdidi değil; ABD'nin savaşa girmesi halinde tüm güçleri, çıkarları ve İsrail'in İran'ın ateş menziline girmesidir." Parstoday

Yorumlar